Dani Rodrik’in kitabını anlatacağım ama önce Kaçkarlar’daki rehberi anlatmam lazım.
Kaçkarlar’daki Rehber
Üniversite yıllarında bir tura katılıp Kaçkarlar’a gitmiştim. Kamp yapacağım, dağlarda takılacağım… Gençlik işte! Her neyse, yaylaya çıktıktan sonra bize bir rehber verdiler. Düştük yollara. Rehber yürüdükçe yürüyor. Ben ise onca yoldan gelmişim, yorgunum. Bir an önce kamp kurup, biraz dinlenmek istiyorum.
Baktım rehberin durmaya niyeti yok, sordum: “Artık şuralarda bir yerde kamp yapsak mı?”
Rehber: “Şart midur?”
Düşündüm. Eh biraz daha yürüyecek enerjim var. Hem muhtemelen kamp için daha uygun bir yer bulabiliriz. Burada kamp yapabileceğimiz gibi başka bir yerde de yapabiliriz. Burası olmazsa, şurası olur. Dolayısıyla illa o noktada kesinlikle kamp kurmamız, şart midur? Değildur!
Yürümeye devam ettik. Artık iyice yorulmaya başlayınca bir daha sordum:
- “Artık durup, çadırları kursak mı?”
- “Şart midur?”
Düşündüm. Şart değildur! Yani biraz daha yürüyebilirim; hem belki daha güzel bir yerde kamp kurabiliriz… Dolayısıyla, illa ki tam o noktada kamp kurmamız şart değildur!
Bütün Kaçkarlar maceram böyle geçti. Yaylaya iniyoruz, “Burada yemek yesek mi?” diye soruyorum, cevap aynı: “Şart midur?” Düşünüyorum, gerçekten de değildur! Başka güzel yerler de var. Burada değil, şurada da yiyebiliriz… “Şurada oturup su içsek?” “Şart midur?” “Değildur!” İlla ki oturmamız gerek yok, yürürken de içebiliriz…
Şart midur? Değildur! Şart midur? Değildur!
Kaçkarlar’daki rehber, bana önemli bir şey öğretti: Eğer dikkatlice düşünürsek, pek çok şey şart değildur!
Ekonomide hemen hemen hiçbir şey şart değildur!
Ekonomi derslerinde, özellikle de iktisadi büyüme ile ilgili derslerde, öğrencilere Kaçkarlar’daki rehberin hikâyesini anlatıyorum. Diyorum ki, bu dersten hiçbir şey öğrenmeseniz bile bunu unutmayın: Ekonomide hemen hemen hiçbir şey şart değildur!
Tasarrufları arttırınca, yatırımlar artar ve böylece iktisadi büyüme gerçekleşir diye düşünüyor olabilirsiniz. Peki bu şart midur? Değildur! Evet, tasarruf ve yatırım önemlidir ama sadece yatırımla bir yere kadar büyüyebilirsiniz. Üretkenliği arttırmadığınız takdirde, olduğunuz yerde debelenip durmanız gayet olasıdır.
Faizleri düşürünce yatırım artar mı? Şart değildur, çünkü yatırım davranışının tek belirleyicisi faiz değildir.
Eğitim her zaman iktisadi büyümeye yol açar mı? Şart değildur, çünkü eğitimin büyümeye katkı yapabilmesi için pek çok başka şeyin de yerli yerinde olması gerekir.
Ticaretin serbestleşmesi herkesin refahını arttırır mı? Şart değildur! Serbest ticaret çoğu zaman kazananlar ve kaybedenler yaratır. Ticaretin ülke ekonomisini nasıl etkileyeceği, pek çok başka koşula da bağlıdır…
Özetle, söz konusu ekonomi olduğunda hemen hemen hiçbir şey sart değildur. Peki neden? İşte Dani Rodrik, Economics Rules başlıklı son kitabında bu sorunun cevabını çok güzel veriyor.
İktisadın Doğası
İktisat, politikalar aracılığıyla, hayatın her alanına etki eden bir bilim olduğu için, iktisatçıların da, politikacıların da, vatandaşların da, iktisadın ne işe yaradığı ve nasıl işlediği konusunda biraz düşünmesinde fayda var. İktisat bir bilim midir? İktisatçıların her dediğini doğru kabul etmeli miyiz? Onlara güvenebilir miyiz? İktisat politikası önerilerini nasıl değerlendirmeliyiz? Bu soruları sormamız ve tartışmamız gerekiyor.
Ancak, bir sorun var. Bu soruların yanıtları ve iktisadın doğası ile ilgili sayısız farklı görüş var. Bazıları iktisadın fizik gibi kesin bir bilim olduğunu söylerken, diğerleri bu yaklaşımı eleştiriyor ve iktisattaki soyut modellerin, doğası gereği karmaşık olan ekonomilerde olup biteni (gerçekliği) açıklayamadığını söylüyor. Yani bazıları “iktisatçılara güvenin” derken, diğerleri “aman dikkat, bu iktisatçılar neden bahsettiklerini bilmiyor” diyor.
Biliyorsunuz, 2008 krizi sonrasında iktisatla ilgili eleştiriler ayyuka çıktı. Nobel ödüllü iktisatçı Paul Krugman bile iktisatçıların matematiksel modellerin güzelliğine kanıp gerçekliği unuttuğunu söyledi. Eleştirel iktisatçılar ve diğer sosyal bilimciler buna benzer eleştirileri uzun zamandır dile getiriyordu. İktisat modellerinin gerçeğe uygun olmayan varsayımlar yaptığını ve bu sebeple açıklama ve öngörü yapmada başarısız olduğunu söylüyorlardı. Hala da söylüyorlar.
Tabii iktisada yapılan eleştiriler bununla da sınırlı kalmıyor. İktisatçıların serbest piyasa ideoloğu olduğu ve diğer sosyal bilimleri yok saydığı da sıklıkla dile getirilen eleştiriler arasında. Özetle, iktisadın doğası ve iktisat modellerinin açıklama gücü ile ilgili büyük bir kafa karışıklığı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Kime inanmalıyız? Bize iktisadın hemen her şeyi açıklayabilecek kadar güçlü bir bilim olduğunu söyleyenlere mi, yoksa iktisadı eleştirenlere mi?
Economics Rules
Dani Rodrik, Economics Rules’da iktisatla ilgili bu kafa karışıklığını gidermeye çalışıyor. Kitap, bir taraftan iktisada yapılan eleştirilerin bazılarının yersiz olduğunu iddia ederken, diğer taraftan da iktisatçıları eleştiriyor. Mesela, bir taraftan iktisat modellerinin soyut olmasının, gerçekliğe uygun olmayan varsayımlar içermesinin ve karmaşık iktisadi gerçekliği basitleştirerek ele almasının eleştirilecek bir şey olmadığını söylerken; diğer taraftan da iktisatçıların, özellikle de iktisat politikası tasarlayanların, sık sık iktisat modellerini yanlış bir şekilde kullandıklarını söylüyor.
Rodrik’e göre iktisadın güzelliği ve gücü, iktisat modellerinin çeşitliğinden geliyor. Her model bize belirli koşullar altında ne sonuçlar ortaya çıkabileceğini gösteriyor. Burası önemli! Farklı modeller, farklı varsayımlar yaptığı ve dolayısıyla da farklı koşullar altında geçerli olduğu için, bir modelin sonuçlarının her durumda geçerli olduğunu söylemek zor. Dolayısıyla, Rodrik, iktisatta herhangi bir sorunun doğru cevabının “duruma bağlı” olduğunu söylüyor.
İktisattaki soruların doğru yanıtı duruma bağlıysa, o zaman iktisat modellerinin sonuçlarını da dikkatli bir şekilde yorumlamak gerekiyor. Örneğin, bir model bize serbest ticaretin herkes için iyi olduğunu söylüyorsa, bunu belirli varsayımlar yaparak söylediğini hatırlamamız gerekiyor.
Yani model, belirli koşullar altında serbest ticaret herkes için iyidir diyor; ancak başka koşullar geçerli olduğunda serbest ticaretin herkes için faydalı olup olmayacağını bize söylemiyor. Dolayısıyla, bu modelden yola çıkıp politika önerisi üretirken, modelin bir gerçeklik testinden geçirilmesi gerekiyor. Eğer bu model gerçeklik testini geçmiyorsa, duruma uygun başka modelleri dikkate almak icap ediyor. Rodik’in iktisat modellerinin çeşitliğini iktisadın zenginliği olarak görmesinin nedeni de bu. Farklı koşullarda ne olacağını gösteren pek çok model var. Doğru modeli seçmek ise bir zanaat; bilgi ve deneyim gerektiriyor.
Dani Rodrik’e göre iktisatta yapılan en büyük hatalardan biri, iktisat modellerinin çeşitliliğini ve modellerin sonuçlarının duruma bağlı olduğunu unutmak. İktisadı eleştirenler de, bir modelden yola çıkıp genel geçer iddialarda bulunanlar da bu hataya düşüyor.
Özetle Rodrik, diyor ki, iktisatta hemen hemen hiçbir şey şart değildur!
Peki neden şart değildur?
Rodrik’in argümanını kabaca şöyle özetleyebiliriz: Ekonomi oldukça karmaşık bir sistemdir. Ancak iktisat modelleri bu karmaşık sistemin tamamını resmetmeye çalışmaz. Her model, bu karmaşayı belirli ölçülerde basitleştirir. Ayrıca, farklı modeller, farklı koşullara ve nedensel faktörlere odaklanarak, farklı durumları inceler.
İktisada giriş derslerinde pek anlatılmasa da iktisat teorisi, neden hemen hemen hiçbir şeyin şart olmadığını gösteren sayısız modelle doludur. Her model belirli koşullarda ne olacağını gösterir ve koşullara bağlı olarak modellerin sonucu da değişebilir. Bu modellerin tamamına baktığımızda, ekonomide olup bitenlerin sayısız faktörün birbiriyle etkileşiminin sonucu olduğunu görürüz. Dahası bu faktörlerin hangilerinin etkin veya baskın olduğu koşuldan koşula değişir. Bağlam ve detaylar son derece önemlidir. Türkiye’de doğru olan, Almanya’da doğru olmayabilir. Güney Kore’de başarılı olan bir politika, Etiyopya’da işe yaramayabilir.
Yani diyor ki: Şart midur? Değildur!
İktisatçıların büyük “günahı”
Dani Rodrik’in anlattıklarından şu önemli dersi çıkarabiliriz: Ekonomi söz konusu olduğunda genel geçer ifadelerden kaçınmak gerekir. İktisat modellerinden öğrendiklerimizin çoğu zaman sadece belirli koşullarda geçerli olduğunu unutup, detayları incelemeden ahkâm kesmek iktisatçıların yapabileceği en büyük hatalardan biridir.
Ekonomi köşe yazılarını biraz olsun takip ediyorsanız, ekonomi ve finans yazarlarının bu “günahı” sıklıkla işlediklerini muhtemelen biliyorsunuz. Köşe yazarlarının bu hataya düşmesini önemsemeyebilirsiniz, ancak iktisatçılar ve iktisat politikalarını tasarlayanlar bu hataya düşüyorsa endişelenmenizde çok büyük fayda olabilir.
Türkiye’yi düşünün. Ekonomi politikası milyonlarca insanın hayatını etkiliyor. Ekonomi bakanı “yatırımların artması için faizlerin düşmesi lazım” diyor. İktisadi büyümeyi sağlamak için çeşitli sektörlere ve bölgelere teşvikler veriliyor. Enerji açığını kapatabilmek için kömür üretimi pohpohlanıyor. Yerli telefon üretilsin diye ithal telefonlara vergi getirilmeye çalışılıyor… Yani hayatımızı etkileyecek sayısız iktisat politikası uygulanıyor veya öneriliyor. Peki ya bu politikalar yanlışsa, “şart midur?” sorusunu göz ardı ediyorlarsa, kaş yapayım derken göz çıkarıyorlarsa? Endişelenmemiz gerekmez mi?
Eğer biraz olsun endişelenmemiz gerektiğini düşünüyorsanız, Dani Rodrik’in son kitabını okumanızı öneririm. Kitap, iktisada biraz ilgisi olan herkesin anlayabileceği şekilde yazılmış. İktisat modellerinin doğasını ve iktisatta neden hemen hemen hiçbir şeyin şart olmadığını örneklerle açıklıyor. Bunu yaparken iktisadi düşünce tarihine ve güncel politika tartışmalarına da sık sık atıf yapıyor. Mesela, iktisatçılar 2008 krizini neden öngöremedi, tartışıyor.
Rodrik, hem iktisada yapılan eleştirileri hem de iktisatçıların yaptığı hataları değerlendiriyor ve iktisadın nasıl bir bilim olduğunu tane tane anlatıyor. Özetle Economics Rules, iktisatçıların, iktisat öğrencilerinin ve iktisatla derdi olan herkesin okuması gereken bir kitap.
Ha bu kitabı okumanız şart midur? Tabii ki değildur! Ama bence okumazsanız çok şey kaybedersiniz.
--
Not. Dani Rodrik’in kitabı, Economics Rules yakında çıkıyor. Kitabın Türkçesi Efil yayınevi tarafından yayınlanacak.
Dani Rodrik
Economics Rules: The Rights and Wrongs of the Dismal Science
W.W. Norton & Company Inc.
2015
ISBN: 978-0-393-24641-4
272 sayfa.