2018’de halka arz haberleri ardı ardına gelirken, bu yola çıkan şirketlerin yüksek borçluluğu dikkat çekiyor. Bu durum halka arzların canlanmasında borçların çevrilmesi ihtiyacının da öne çıktığına işaret ediyor.
Halka arzı gerçekleşen ve gerçekleşme yolunda olan şirketler izahnamelerinde de doğrudan halka arzdan gelecek paranın borçlara gideceğine ilişkin açıklamalar yaptılar.
Memorial Sağlık Grubu'nun izahnamesinde halka arzdan elde edilecek kazancın yüzde 90'ı ile mevcut finansal borçların kapatılacağı geri kalanın da şirket harcamaları için kullanılacağı ifade edildi.
Benzer ifadeler, bu hafta işlem görmeye başlayan Safkar'ın izahnamesinde de yer aldı. Safkar, halka arzdan gelen finansman kaynağının yüzde 40'ıyla işletme spot kredilerini kapatacak ve yüzde 20'si ile işletme sermayesini güçlendirecek.
HALKA ARZ BAŞVURULARI NEDEN ARTTI?
Birçok halka arza danışmanlık veren Ünlü& Co’nun Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mahmut Ünlü, "Son dönemde halka arzların artmasının temel nedeni, piyasa koşullarının hisse senetlerini halka açmak isteyen şirketler açısından uygun hale gelmesidir." dedi.
Borsa İstanbul'un son dönemde halka arzı teşvik edici kararlar ile Londra gibi yabancı merkezlerde arz düşünen şirkete sağladığı kolaylıkların etkisine dikkat çeken Ünlü, "Halka arzı sadece şirketlerin borçluluk oranları ile ilişkilendirmek doğru değil. Tabii ki sonuçta şirketler ihtiyaç duydukları finansal kaynakları temin etmek için borçlanma yoluna gidiyor. Borçlanma oranlarının yüksekliği veya düşüklüğü değerlendirmek için şirketlerin faaliyetlerine de bakmakta fayda var" dedi.
TEB Yatırım Stratejisti Işık Ökte de "Gelişen ülke hisse senedi piyasalarına çok yüksek para girişi var. Şirketler halka arza yönelerek bundan fayda sağlamaya çalışabilir." ifadelerini kullandı.
Ökte, kredi derecelendirme kuruluşlarının not indirimlerinden sonra şirketlerin borçlanma maliyetlerinde artış yaşandığına vurgu yaparak, "Borsa İstanbul'un 40 bin puan ralliyle ulaştığı çarpanlar halka arzların ardındaki makro motivasyondur." dedi.
Marmara Capital fon yöneticisi Haydar Acun ise "Ne kadar borcu olursa olsun şirketler borsaya gelebilir. Önemli olan aracı kurumların bu borcu bağımsız ve dikkatlice ifade etmesi. Borçların ne kadarının döviz cinsinden olduğuna ve gelecekte hangi risklere neden olabileceğine dikkat edilmelidir." ifadeleriyle görüşlerini paylaştı.
HALKA ARZA GİDEN ŞİRKETLER NE KADAR BORÇLU?
2018'in ilk halka arzı olan Safkar'ın 30 Haziran 2017 tarihli mali sonuçlarına göre 52,6 milyon lira varlığa karşılık 21,7 milyon lira özkaynağı bulunuyor. Mali analizde kaldıraç oranı denilen toplam yükümlülüklerin toplam varlıklara oranı yüzde 59.
Şu ana kadar izahnamesini hazırlayanlar arasında bu oranın en yüksek olduğu şirket ise Memorial Sağlık Grubu. 30 Eylül 2017 tarihli mali sonuçlarına göre Memorial'ın 1,3 milyar lira varlığının yüzde 96'sı borçtan oluşuyor. Bir başka deyişle şirketin tüm varlığının tamamına yakını borçtan oluşuyor.
Halka arza hazırlanan bir başka hastane zinciri Medical Park'ta bu oran yüzde 70'de. 2018'in en büyük halka arzlarından biri olması beklenen Enerjisa'nın ise 5,2 milyar lira özkaynağa karşılık 11,79 milyar lira yükümlülüğü bulunuyor. Şirket, yüzde 69 kaldıraçla faaliyet gösteriyor.
Türk şirketler için genel tablo, yaklaşık yüzde 60 oranının ortalama olduğunu gösteriyor. 31 Aralık 2016 mali sonuçlarında Türkiye'nin 500 büyük sanayi şirketinin 612,6 milyar lira olan varlığının 379 milyar lirası yükümlülüklerden oluşurken 233,6 milyar lirası borçtan oluşuyor. Toplam varlıkların yüzde 62'si borç. Bu oran ikinci büyük 500 sanayi şirketinde yüzde 60.
SEKTÖR AYRIMI ÖNEMLİ
Bu noktada Ünlü, liman işletmeciliği, elektrik dağıtım, hastane gibi faaliyetlerin ilk yatırımları yüksek olan fakat diğer ticari faaliyetlerden farklı olarak daha öngörülebilir gelirleri olan faaliyetler olduklarını belirterek daha yüksek oranlı finansman taşıyabileceklerine vurgu yaptı ve ekledi:
"Bu tip faaliyetler çoğu zaman uzun vadeli proje finansmanı ile fonlanmaktadır. Bununla birlikte şirket ilave büyüme ve/veya şirket kaldıracını düşürmek için sermaye piyasa değerlemelerinin iyi olduğu dönemlerde halka arz yoluyla ilave kaynak toplamayı tercih edebilir."
"ÇÜRÜK ELMA" ENDİŞESİ
Halka arzlar sermaye piyasalarını derinleştirip yatırımcı tabanını genişletirken finans kulislerinde dile getirilen endişe, özellikle risk iştahının yüksek olduğu dönemlerde temel açıdan zayıf şirketlerin de normalin üzerinde çarpanlarla arz edilebilme riski.
Marmara Capital fon yöneticisi Acun, "Borsanın iyi performans gösterdiği ortamda yapılan halk arzlarda zayıf şirketler de araya karışabiliyor. İnsanlar hisseleri ederinin üzerinde olsa da alıyor ancak bunun sonu kötü bitebiliyor." dedi.
SON YILLARIN HALKA ARZ HİKAYESİ
Halka arzların destekleyen piyasa koşullarının izlediği sürece dair Ünlü& Co’nun Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mahmut Ünlü'nün açıklaması da şu şekilde oldu:
"2018 yılının halka arzlar açısından verimli geçeceği beklentilerimiz arasındaydı. Çünkü piyasa şartlarının iyileşmesi, şirket değerlemelerinin artması, gelişmekte olan piyasalara artan ilgi ve pay senedi piyasalarının olumlu performansı halka arz piyasalarını canlandırdı.
Hatırlarsanız; son 4 yıldır çok verimli olmayan bir dönem geçirmiştik. 2013 yılında ABD Merkez Bankası Fed’in varlık alım programını azaltması ve faiz artırımlarına gideceği beklentisiyle gelişmekte olan piyasalardan büyük ölçüde sıcak para çıkışı yaşanmıştı. Bu süreçte; dolar daha da güçlenirken, borsa iç gündemin de etkisiyle 2016 sonuna kadar cazip getiri sağlayamadı. Yatırımcılar yavaş yavaş pay senetleri piyasasından çekilip dolara yöneldi. Doların güçlenmesi, doğal olarak Türkiye’nin de aralarında olduğu gelişmekte olan ülke borsalarına talebi ve risk iştahını azaltınca, halka arz piyasası da son yıllarda durma noktasına geldi.Bu süreçte hiçbir şirket düşük çarpanlarla halka arz yapmak istemedi.
2017’de ise kısmen ibrenin yeniden gelişmekte olan ülkelere dönmesiyle halka arz piyasasında toparlanma başlamıştı. Geçen yıl gelişmekte olan ülkelere sermaye akışına Nisan ayında referandumun tamamlanmasıyla politik belirsizliğin ortadan kalkması da eklenince Türkiye piyasasına portföy girişleri arttı. Portföy girişlerinin artması pay senedi piyasalarının performansını olumlu yönde etkileyince BİST 100 endeksi 110 binleri aştı. Böyle olunca değerlemeler daha cazip hale geldi ve kaynak arayışında olan kurumlar ve hissedarlar halka arzı da alternatif olarak değerlendirmeye başladı."
SON 5 YILDA HALKA ARZLAR
2013'de 18 şirket halka arz oldu ve 1,38 milyar lira fon topladı. 2014'te 12 şirket halka arz olarak 732,68 milyon lira fon elde etti. 2015'e gelindiğinde sadece 5 halka arz gerçekleşti ve toplanan fon 96,1 milyon lirada kaldı. 2016'da sadece 2 halka arzla 90,6 milyon lira fon toplanırken 2017'de 1,3 milyar lirası tek şirketten olmak üzere iki halka arzla 1,35 milyar lira fon elde edildi.
2018 İÇİN RİSK OLABİLİR
2018'de şu ana kadar izahnamesi çıkanların dışında Şok Marketler, DeFacto, Beymen Mağazacılık'ın birincil halka arzı ve bunun yanı sıra Aselsan'ın ikincil halka arzı bekleniyor.
3 Ocak'ta yayınladığı 2018 strateji raporunda TEB Yatırım Stratejisti Işık Ökte, yeni yılın halka arzlarının büyüklüğünü iki ana riskten biri olarak gösterdi. Ökte'ye göre 2018'in halka arz hacmi MSCI Gelişen Piyasalar Endeksi'nde Türkiye'nin ağırlığı yüzde 1'de bulunmaya devam ederken BIST'in gelişen ülke portföylerinde ağırlık artır konsensüsüne çıkmaması durumunda yabancı yatırımcı takasının yüzde 65'lerde seyrettiği ortamda diğer hisseler için kar satışı baskısı getirebilir.
2017'de Türk hisse senetleri dolar bazında yüzde 35 değer kazandı.