BLOOMBERG NEWS
05 01 2017, 15:38 Güncelleme: 15:50
Dünya, şüpheci analistlerin yorumları için eskiye kıyasla çok daha riskli bir yer hâline geldi. Yatırımcıların tüm kararlarını bir anda değiştirebilen araştırma sonuçları artık o kadar da kolay kabul görmüyor.
Bu durumun son örneği Endonezya'da yaşandı. Dünyanın en büyük 16'ncı ekonomisi, hisse senetleri hakkında ayı analiz yapan JP Morgan'ın hizmetlerini bundan sonra kullanmayacaklarını duyurdu. Endonezya Maliye Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, JP Morgan'ın değerlendirmesi için "doğru ve güvenilir değil" yorumu yapıldı. Açıklamayı yapan Maliye Bakanı Sri Mulyani Indrawati "Temelleri ve mevcut psikolojiyi etkileyebilecek ekonomik raporların sorumluluğunu almalı" dedi.
JPMorgan, ülkedeki faaliyetlerinin devam ettiğini ve sorunu çözmek için Maliye Bakanlığı ile görüşmelerin devam ettiğini duyurdu.
Kasım ayında Brezilya'nın da notunu indiren ABD merkezli banka, yaptığı değerlendirmede Endonezya tahvillerinin notunu 'ağırlığını artır'dan 'ağırlığını azalt'a indirmiş, her iki ülke için gelecekte alım fırsatının doğabileceği vurgusu yapmıştı.
Benzer şekilde S&P'nin temmuzda Türkiye'nin notunu düşürmesi de Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından tepkiyle karşılanmıştı. BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben, 15 Temmuz'daki darbe girişimini fırsat görüp vazife çıkartmaya çalışan kuruluşlar olduğunu ve buna asla meydan vermeyeceklerini söylemişti. Akben, "Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının yaptıkları gibi, bankalarımızın da ortamı, beklentileri olumsuzluğa sevk edecek bir rapor yayınlamasını doğru bulmuyoruz" ifadelerini kullanmıştı.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Ak Yatırım'ın bir bölüm başkanı-araştırma birim yöneticisi hakkında, 18 Temmuz günü bazı müşterilerine elektronik posta ile gönderdiği araştırma raporunda yer alan ifadeler nedeniyle suç duyurusunda bulunarak Sermaye Piyasası Faaliyetleri Lisansı'nı da iptal etmişti. Söz konusu yönetici ile ilgili daha sonradan soruşturma başlatılmamıştı.
Londra merkezli yatırım danışmanlığı firması GAM'in Gelişen Piyasalar Fon Yöneticisi Paul McNamara, Bloomberg'e yaptığı açıklamada "Bu durum giderek daha sert bir hâl alıyor" dedi. McNamara, "Araştırmalar hâlihazırda seyreltilmiş görüşler ancak bu tip önlemlerle durum tatsızlaşıyor" diye konuştu. Ünlü fon yöneticisi, raporların gerçek olmayanları yazmaya başlamasıyla yatırımcıların analistlerin gerçekten ne düşündüğünü asla bilemeyeceğini söyledi.
Brezilya'da ise 2014 yılında Banco Santander'da görevli bir analist, Dilma Rousseff'in yeniden Devlet Başkanı seçilmesinin para biriminde ve hisselerde bozulmaya neden olacağını yazmasının ardından Rousseff'ten büyük tepki almış ve bir süre sonra işinden kovulmuştu.
Çin'in hisse senedi piyasasında 2015'te yaşanan çöküşün sorumlusu olarak negatif finansal görüşler gösterilmiş ve bazı borsacılara yasak getirilmişti.
İtalyan mahkemesi 2012'de Avrupa Bölgesi borç krizi analizlerini doğru yönetemediği gerekçesiyle Fitch'i suçlamış ancak dosya bir süre sonra kapanmıştı.
Medley Global Advisors'a göre ABD'nin yükselen faiz oranları ve güçlenen dolar gelişmekte olan ülkelerdeki endişeleri sermaye çıkışları konusunda endişelendiriyor. Böyle bir ortamda da siyasi otoriteler, analistlerin eleştirel fikirlerine karşı daha hassas hâle geliyor.
Uluslararası Finans Enstitüsü verilerine göre ekim-aralık ayları arasında yatırımcılar, gelişen ekonomilerde 23 milyar dolar para çekti.
Medley Global Advisors Uzman Analisti Nigel Rendell, Bloomberg'e yaptığı açıklamada, yüksek oranda sermaye girişlerinin bir anda sermaye çıkışlarına dönebileceği ve para birimi satışlarının artacağı ülkelerdeki hükümetlerin eleştiriye daha hassas olabileceğini vurguladı.
