BIST 100 9.741,63 % 0,20
USD/TRY 32,5572 % -0,03
EUR/TRY 34,8993 % 0,13
Piyasalar
9.741,63
% 0,20
32,5572
% -0,03
34,8993
% 0,13
1,0692
% -0,07
44,84
-0,51
2.327,45
% 0,49
88,04
% 0,02
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Petrolün kaderini çizecek zirve öncesi hangi ülke ne istiyor?

İki yılda yüzde 50 değer kaybeden petrolün geleceği, 30 Kasım'da Viyana'da gerçekleşecek OPEC zirvesinde tartışılacak

Petrolün kaderini çizecek zirve öncesi hangi ülke ne istiyor?
GÖKÇEN TUNCER 28 11 2016, 18:43

Yaklaşık 60 yıl önce kurulan Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), petrolün varil fiyatının 27 dolar altına düştüğü 1986 yılından bu yana en kötü zamanlarını geçiriyor.

ABD'de artan kaya petrolü arzı karşısında pazardaki hâkimiyetini korumak isteyen OPEC'in "üretime devam"  kararı aldığı 2014'ten bu yana petrol fiyatları yüzde 50 oranında geriledi. Bu durum, dünya petrolünün yüzde 40'ını üreten OPEC üyelerinin ekonomisine "proje iptalleri", "maliyetleri kısma", "işten çıkarma", "petrol bağımsız yatırımlara" dönme olarak yansıyor. Bloomberg verilerine göre, dünyada petrol gelirlerindeki düşüş nedeniyle iptal edilen projelerin değeri 1 trilyon dolara ulaştı.

Son olarak eylül ayında Cezayir'deki zirvede konuşulan petrol üretiminin günlük 1,1 milyon varil, yani yaklaşık yüzde 4-4,5 oranında kesilmesi, Libya ve Nijerya gibi küçük üreticilerin bu kesintiden muaf tutulması OPEC'in masasındaki konular arasında. 

Planlanan stratejinin tutmamasının ardından OPEC üyeleri, petrol üretimini dondurmak üzere 4 Aralık 2015'ten bu yana dört olağan kurul gerçekleştirdi. Ancak hiçbir toplantıdan bir sonuç çıkmadı. Beşincisi 30 Kasım'da gerçekleşecek toplantı öncesi ise her cephenin "karın ağrısı" farklı.

SUUDİ ARABİSTAN

2014'te pazar payını korumanın öncelikli amacı olduğunu savunan Suudi Arabistan, bir yıl önce tüm üyeler OPEC masasına oturduğunda,  "piyasayı dengeye getirecek herkesle işbirliği yapmaya hazır oldukları" açıklamasını yapmıştı. Suudileri bu "U dönüşüne" mecbur kılan kayıplar ise bugün bile devam ediyor.

Gelirlerinin yüzde 70'i petrole bağlı olan Suudi Arabistan, 2014 yazında 114 dolar seviyesindeki petrol fiyatlarının bugün 50 dolar seviyelerine kadar çekilmesiyle, yıl sonu için 87 milyar dolarlık bir bütçe açığı bekliyor. 

Ülkede alınan hemen her kararda söz sahibi olan Veliaht Prens Muhammed bin Salman,  yıl başında Bloomberg'e verdiği bir mülakatta ekonomik dönüşüm planı sözü vermiş ve petrole bağımlılığın azaltılacağını söylemişti. Salman'ın bahsettiği projeler arasında devlete ait petrol şirketi Saudi Aramco'nun halka arzı, turizm yatırımları tahvil ihracı, masraf ve ücretlerde kesintiler de bulunuyor.

Ülkenin bu süreçte kaybettikleri yalnızca parayla sınırlı değil. 21 yıldır Petrol Bakanlığı görevini yürüten Ali El Naimi'nin yerine mayıs ayında Salman'a yakınlığı ile bilinen, Aramco’nun Yönetim Kurulu Başkanı Halid El Falih getirildi. 

Kasım ayının başında ise Finans Bakanı İbrahim El Assaf'ın 1996'dan bu yana devam ettirdiği görevine son verildi. Yerine Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Muhammed Aljadaan geldi.

Dünyanın en büyük petrol ihracatçısının önündeki diğer bir engel ise İran. Suudi Arabistan, hâlihazırda mezhepsel olarak çatıştığı İran'ı bir de petrol arzını kısmak için ikna etmeli. 

İRAN

1979'daki İslam Devrimi'nden sonra Batı'nın ambargolarına maruz kalan İran, geçen yıl imzalanan nükleer anlaşması kapsamında 2016 yılı başında omuzlarındaki yaptırım yükünden kurtuldu. Hızlı bir ekonomik reform dönemine giren ülke, Avrupa'dan Japonya'ya kadar yüzlerce yatırımcıya kapılarını açtı. 

Dünyanın en büyük dördüncü petrol rezervine sahip ülke,  yaptırımlar nedeniyle petrol piyasasında kaybettiği yerini de geri kazanmak istiyor. Bu nedenle Tahran yönetimi, üretimi kısmak şöyle dursun, yıl sonuna kadar günlük petrol üretimi hedefini günlük 4 milyon varil olarak belirledi. 

Son bir yıldaki toplantılarda üretimin dondurulması ya da kısılmasına onay vermeyen, hatta bazı toplantılara katılmayan İran'dan 30 Kasım'daki kritik zirve öncesi beklenmedik bir açıklama geldi.

Bloomberg'in İran Petrol Bakanlığı yetkililerine dayandırdığı haberine göre Cezayir Enerji Bakanı Noureddine Boutarfa, Tahran'da İranlı mevkidaşı Bijan Namdar Zanganeh ile birlikte gerçekleştirdiği toplantıda OPEC'in günlük 1,1 milyon varillik kesintiye gitmesi teklifinde bulundu. Zanganeh ise  gelecek hafta gerçekleştirilecek toplantı konusunda iyimser.

İran Petrol Bakanlığı'nın resmi haber servisi Shana,  Bakan Zanganeh'in "OPEC görüşmeleri, grubun, üretim anlaşmasının sonuca kavuştrulması ve piyasanın yönetilmesi konusunda anlaşmaya varabileceğini gösteriyor" ifadelerini kullandığını belirtti. 

RUSYA

OPEC üyesi olmayan Rusya'nın gelirlerinin yüzde 40'ı petrol ve doğalgazdan geliyor. Petrol piyasasındaki durgunluk ikinci yılını bitirirken, Rusya'nın bütçe açığı da altı yılın  en yüksek seviyesine çıktı. Varlık satımı ve vergi oranlarını artırma yoluna giden Rusya, sadece ham petrol çıkarma ve ihracat vergilerinden yılın ilk 10 ayında 2,7 trilyon ruble kazandı.

En başından beri petrol üretimini kesmeyi değil dondurmayı savunan dünyanın en büyük ikinci petrol üreticisi, ekim ayında günlük 11,2 milyon varil petrol arz ederek Sovyet Dönemi'nden bu yana bir rekora imza attı. 

Sene başında Suudi Arabistan'la petrol üretiminin ocak ayı seviyelerinde sabitlenmesi konusunda anlaşan ancak İran'ın ikna edilememesiyle bu planı gerçekleşemeyen Rusya'nın Enerji Bakanı Alexander Novak, başkent Moskova'da düzenlediği basın toplantısında OPEC'in, örgüt bünyesinde olmayan ülkelerde günlük 500 bin varil daha az petrol üretmesini istediğini açıkladı. Ancak Rusya, petrol üretiminin mevcut seviyelerde dondurulmasından yana. 

IRAK

Silahlı örgüt IŞİD'le mücadele eden Irak'ın petrol kuyularına düzenlenen saldırılar ve artan askeri harcamalar, dünyanın en büyük dördüncü petrol üreticisinin ekonomisini sarsmaya devam ediyor. 

Bu tablo göz önünde bulundurulduğunda petrol kesintisine en yüksek sesin Irak'tan çıkması beklenebilir. Ancak hükümet yetkililerinin açıklamaları birbiriyle çelişiyor.

 Petrol Bakanı Cabbar Ali El Luaibi, ağustos göreve geldiğinde ilk icraat olarak ülkenin güneyinde faaliyet gösteren BP, Shell, Lukoil ve CNPC gibi petrol devlerinin harcama planlarını canlandırmak oldu. Luaibi geçen hafta Wall Street Journal'a verdiği röportajda ise Irak'ın OPEC ile işbirliği yapmaya ve üretimi kısmaya hazır olduğunu söyledi.

Irak Dışişleri Bakanı İbrahim Caferi Caferi, 22 Kasım'daki Macaristan ziyaretinde petrol üretiminin Irak bütçesinin yüzde 90'ını oluşturduğunu belirterek, "Petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle olağanüstü bütçe açığı oluştu. IŞİD'le mücadele kapsamında askeri harcamamız arttı. Uluslararası anlayışa ihtiyacımız var. Çünkü bu durumda üretimi artırmamız gerekiyor" diye konuştu. 28 Kasım'da Irak parlamentosu'nda konuşan  Petrol ve Enerji Komisyonu Başkanı Ariz Abdullah da "OPEC, üretimin kısılması çağrısı yaparken Irak'ın yaşadığı ekonomik krizi ve teröre karşı verdiği savaşı göz önünde bulundurmalıdır ifadelerini kullandı.

Son olarak Irak Başbakanı Haydar El İbadi ise önceki açıklamaların aksine, üretimin kısılmasına ilişkin anlaşmaya katılacaklarını söyledi.

VENEZUELA

OPEC'in 2015 yılı sonu verilerine göre örgütün en fazla petrol rezervine sahip üyesi Venezuela, en kötü durumdaki petrol zengini.

İhracatının yüzde 95'i kara elmasa bağlı Venezuela'da petrol fiyatlarının rekor seviyelerde düşmesi, siyasi istikrarsızlık ve aylardır devam eden hükümet karşıtı protestolar nedeniyle ülke, karanlık günlerden geçiyor. 

Enflasyonun yüzde 720 olduğu Latin Amerika ülkesinde elektrik kesintileri 18 saate ulaşıyor, insanlar sadece bir ekmek almak için saatlerce kuyruk bekliyor, çoğu kasabaya su verilemiyor, halkın alım gücü tükenme noktasında. 

Halk daha temel ihtiyaçlarını karşılayamazken Venezuela hükümeti, OPEC'in muhtemel bir petrol kesintisi kararını destekleyeceğini en baştan beri defalarca tekrarladı.

NİJERYA

Afrika'nın en kalabalık ülkesi Nijerya'nın dış ticaret kazancının yüzde 95'ini ve gelirinin yüzde 80'ini petrol oluşturuyor. Uluslararası Para Fonu (IMF), petrol krizi ve siyasi istikrarsızlıklarla mücadele eden Nijerya'nın büyüme tahminini yüzde 2,3 ile 15 yılın en düşük seviyesine çekti. 

Petrol zengini olmasına rağmen hiçbir zaman yeterli rafineri kapasitesine ulaşamayan Nijerya, bir süredir mevcut boru hatlarına düzenlenen saldırılarla uğraşıyor. 

Ülkenin Gine Körfezi'ne açılan Nijer Deltası'nda ekonomik bağımsızlık isteyen Nijer Deltası İntikamcıları'nın bölgedeki boru hatlarına düzenlediği saldırılar sonucu petrol gelirleri yüzde 60 düştü. Nijerya Devlet Başkanı Muhammed Buhari, saldırıların ülke ekonomisi ve güvenliğini tehdit ettiğini söyledi.  Ülkenin 2016 bütçesinde yer alan tahmini günlük petrol üretim miktarı 2,2 milyon varil iken bu rakam şu ana kadar ancak 1 milyon varile ulaşabildi. 

Yukarı

Business HT×