BIST 100 9.439,96 % -0,89
USD/TRY 32,5966 % 0,21
EUR/TRY 34,8041 % 0,34
Piyasalar
9.447,30
% -0,81
32,5968
% 0,21
34,8000
% 0,33
1,0650
% 0,07
45,49
0,00
2.383,21
% 0,18
87,22
% 0,13
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Merkez bankalarının Einstein'ı haklı çıkaran çaresizliği

Einstein teorisine göre FED, BOJ ve AMB finansal krizlerden hiç ders almıyor. Oysa cephaneler tükenmiş değil.

Merkez bankalarının Einstein'ı haklı çıkaran çaresizliği
FİNANCİAL TİMES - DİANA CHOYLEVA 21 03 2016, 13:51

Albert Einstein, farklı sonuçlar almayı umarak, bir şeyi tekrar tekrar aynı şekilde yapmanın delilik olduğunu söyler. Dünyanın en büyük merkez bankalarının, küresel finans krizinden bu yana bakış açılarını değiştirmedeki muhafazakarlıkları, Einstein'i haklı çıkarıyor.

Piyasalar, global ekonomik büyümeyi teşvik etmek ve enflasyon oluşturmak için merkez bankalarının cephanesinin kalmadığından yana endişeli. Öte yandan ne negatif faiz uygulamasıyla BOJ, ne gevşeme politikası ile AMB, ne de faiz oranlarını yavaşça normalize etmeye çalışan FED piyasalar kadar endişeli görünmüyor. 

Oysa merkez bankaları ellerinden geleni yapmış değil.

Yanlış politikaları küresel ekonominin yeniden dengelenmesini engelliyor. Yatırımcılar, politika yapıcıların 2008-2009 küresel krizden bu yana almaları gereken 3 temel dersi alıp almadığı konusunda şüpheli. Bu dersler şöyle;

1- Eğer bir ekonomi borca boğulmuş ise, çözüm asla daha fazla borçlanmak olmamalı. Bu taş, uzun dönemli finansal yeniden yapılanma koşulları altında Eurozone'daki bankaları borçlanmalarını artırmaları için neredeyse teşvik eden AMB'ye. AMB, parasal gevşeme konusunda haklı olabilir ancak aynı zamanda yeni silahlarını Eurozone'daki bankaların şüpheli alacaklarının denetimi için kullanmalıydı.

Şu anda İtalyan bankalarındaki kredilerin neredeyse yüzde 20'si geri dönmeyen kredilerden oluşuyor. Şimdiye dek AMB, zayıflayan euronun parasal gevşemeyi etkili kılabileceğine güvendi.  Asıl strateji, parasal gevşeme yerine banka bilançolarına el atmak olmalıydı. AMB ise sadece zaman kazanmaya çalışıyor. 

2- Tasarruf fazlası nedeniyle global tüketici talebi düştüğünde, rekabet devalüasyonunun kazananı olmayacaktır. BOJ, para savaşlarında en büyük silahlarını cepheye sürdü. Başbakan Shinzo Abe'nin fikir babası olduğu Abenomics, parasal gevşeme, yapısal reform ve mali canlandırmanın bir tür kombinasyonu. Yen, BOJ'un gevşek para politikası nedeniyle değerinin altında işlem görüyor. 

Buna rağmen BOJ'un politikası, ECB'ninkine kıyasla üzerinde daha az düşünülmüş izlenimi veriyor. Japonya'nın en büyük ekonomik dengesizliği, gelir akışının yatırımlara ya da hissedarlara değil  şirketlere doğru akması. Zayıf yen, bu problemi güçlendiriyor. BOJ yakında para birimine yönelik iyileştirici önlemler almak zorunda kalabilir. Ne yazık kı BOJ, doğru olanı yapabilmek için gereğinden daha uzun süre bekliyor. 

Şu anda Japonya'da bir ekonomik kriz, 'çıkar mı?' ihtimalinden öte, 'ne zaman?' sorusunu içinde barındırıyor. Büyük ihtimalle kriz, bir tür enflasyon krizi olarak cereyan edecek.

3- FED, 2016 yılında 4 kez artırmayı hedeflediği faiz oranlarından ziyade, büyük resme yani yüksek faiz oranlarının dünyanın geri kalanına ve varlık piyasalarına nasıl zarar vereceğine odaklanmalı. 

Bu Mart ayında FED, BOJ ve AMB, ihtiyaç duyulan çözümleri sunma noktasında, sorunları ötelemeyi tercih ederek altın fırsatı kaçırdılar. 2017 yılında riskleri bertaraf etmede bu yılki kadar başarılı olamayabilirler. 

 

 

 

 

Yukarı

Business HT×