İnşaatçının demir tartışmasında ne bilmelisiniz?
İnşaat demirinde kıtlık tartışması üzerine bilmeniz gereken her şey
İnşaat sektörü, geçtiğimiz hafta "Demir kıtlığı yaşanıyor" haberleriyle gündeme geldi. Müteahhitler, demir tedarik sıkıntısı çözülmezse şantiyelerin durabileceğini söylerken konuya üreticilerin yanıtı hızlı oldu.
BloombergHT'den Ceren Dilekçi'ye konuşan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, inşaat sektöründeki demir sıkıntısını gidermek amacıyla piyasaya ihtiyacın çok üzerinde demir vereceklerini söyledi.
Sıkıntının aşılmaya başladığı konuşuluyor. İhraç bağlantılarının askıya alınmasına yönelik çabalarla birlikte, kısa bir süre içerisinde, iç satışlar düzene girmeye başladı.
Peki bütün bu tartışma nasıl başladı? Müteahhitler ne diyor, üreticiler ne yanıt veriyor? Sektörde neler oluyor?
Önemli noktalar şu şekilde:
1) ÜRETİCİ REFERANDUM ÖNCESİ İHRACATA YÖNELDİ
TÇÜD, referandum öncesi azalan iç talep karşısında üreticilerin ihracata yöneldiğini belirtiyor. Konuya ilişkin açıklamada, "Referandum öncesinde iç piyasadan yeterince talep alamayan çelik üreticileri, siparişlerini diğer çelik ürünlerine yönelik ihraç bağlantıları ile doldurdu. İhraç bağlantıları iki ay önce verilen siparişler ile kontrata bağlandı ve kapasiteler ihraç satışları ile dolu." deniliyor.
2) REFERANDUM SONRASI İÇ TALEP PATLADI
İnşaat Müteahhitler Konfederasyonu (İMKON) Genel Başkanı Tahir Tellioğlu, piyasada demir bulunmadığını söylüyor.
Tellioğlu'nun bu konudaki açıklamasında "Piyasada demir yok. Türkiye’nin birçok noktasından üyeler arıyor ‘Demir bulamıyoruz’ diyor. Bu ürünün alternatifi yok. Sorun çözülmezse şantiyeler nasıl yürüsün. Bana ‘ruhsatı alayım mı’ diye soran üye var. İş bu noktaya geldi. Şantiyeler durursa bu diğer yan sektörleri ve istihdamı da vurur” ifadeleri yer aldı.
Daha önce Tosyalı'nın da belirttiğine benzer şekilde TÇÜD'ün bugünkü basın açıklamasında ise bunun nedeninin bazı inşaat firmalarının referandum sürecinde, siparişlerini bekletip, referandum sonrasında birikmiş siparişlerini kısa zamanda karşılanması talebi olduğu belirtiliyor ve sıkışıklığın geçici olduğu ifade ediliyor.
3) 2 KATINA YAKIN FİYAT ARTIŞI MESELESİ
Tellioğlu, "İlk sorun fiyat. Geçen yıl şubatta tonu bin 200 liraydı. Bu yıl şubatta bin 600 oldu. Şimdi ise 2 bin 100 lira" diyor.
TÇÜD'ün buna yanıtı ise hem uluslararası piyasalarda yaşanan yükseliş hem de kur etkisine işaret ediyor.
"Çelik sektörünün uzun ürünlerdeki arz fazlalığı, iç ve dış piyasalara son derece rekabetçi fiyatlarla girmesini ve uluslar arası piyasalarda oluşan fiyatları yakından takip etmesini zorunlu kılmaktadır." diyen TÇÜD, tüm dünyadakine benzer bir uygulamayla piyasadaki mevcut fiyatlarla dolar üzerinden satış yapıldığını belirtiyor.
TÇÜD fiyatlamadaki gelişmeyi şu ifadelerle açıklıyor:
"Türkiye iç piyasasında geçerli fiyatlar incelendiğinde, yükseliş trendinin başladığı 3 Ekim 2016 tarihinde 375 dolar/ton seviyesinde bulunan fiyatların, Mayıs ayı itibariyle 475 dolar/ton seviyesinde olduğu gözlenmektedir. Sözkonusu dönemde Dolar bazında fiyatlar yüzde 26 oranında yükselmiş, dünya piyasalarında da benzer oranlarda fiyat artışları yaşanmıştır.
Aynı dönemde, Türkiye iç piyasasında inşaat demiri satış fiyatlarındaki artış ise, ABD Doları bazında yüzde 26 seviyesinde gerçekleşirken, Türk lirası bazında yüzde 45’e ulaşmıştır. Sözkonusu fiyat artışı da, ilgili dönemde, Türk Lirası’nın ABD Doları karşısında yüzde 17 oranında değer kaybederek, paritenin 3,05’ten 3,58’e çıkmasından kaynaklanmıştır. Bu yönü ile fiyatlar tamamen uluslar arası piyasalara, paralel bir şekilde seyretmekte ve Türkiye piyasasında geçerli fiyatlar dünya ortalamasının altında kalmaktadır. "
Türkiye, dünyada inşaat demirinin en düşük fiyatla satıldığı serbest piyasa ekonomilerinden birisi olarak görülüyor.
4) ABD DAMPİNG SORUŞTURMASI
ABD'de Başkan Donald Trump, çelik ürünleri ithalatını ‘ulusal güvenlik’ ile ilişkilendirerek, 1962 Ticaret Büyütme Yasası'nın 232. bölümüyle ilgili memorandum kapsamında tüm çelik ithalatını engellemeyi planlıyor.
Bu kapsamda çalışmalar devam ederken ABD Ticaret Bakanlığı Türkiye ve Japonya'dan ithal edilen inşaat demiri hakkında damping yapıldığını ve Türkiye'nin ayrıca sübvansiyon uyguladığının belirlendiğini açıkladı.
Nihai tespitin Haziran ayında gerçekleşmesi bekleniyor. Bakanlık Mart ayındaki ön incelemesinde Türkiye'den ithal inşaat demirine getirilebilecek anti-damping vergisini yüzde 5,29 ile yüzde 7,07 arasında belirlemişti. Japonya için bu oran yüzde 209,46'ya kadar çıkıyor.
ABD geçen yıl Türkiye'den 511,9 milyon dolar tutarında inşaat demiri ithal etti.
5) RAKAMLARLA TÜRK DEMİRİ
2016 yılı itibariyle Türkiye’de mevcut uzun ürün üretim kapasitesi 40 milyon ton
2016 üretimi yaklaşık 26 milyon ton civarında, bu rakamın 16 milyon tonu inşaat demiri
2016'da toplam tüketim 17,6 milyon ton, 9 milyon tonu inşaat demiri
2016'dan arz fazlası 8,5 milyon ton
2016'da ithalat 1,7 milyon ton
2016'da ihracat 10,05 milyon ton, 7 milyon tonu inşaat demiri
Rakamlar üzerine TÇÜD, "Türkiye’de uzun ürünlerde hem kapasite hem de üretim açısından ciddi bir fazlalığın olduğu net bir şekilde görülmektedir. Bu sayede Türkiye Çin’den sonra dünyanın en büyük ikinci uzun ürün ihracatçısı, en büyük nervürlü inşaat demiri ihracatçısı konumunda bulunmaktadır. Çelik sektörünün uzun ürünlerdeki arz fazlalığı, iç ve dış piyasalara son derece rekabetçi fiyatlarla girmesini ve uluslar arası piyasalarda oluşan fiyatları yakından takip etmesini zorunlu kılmaktadır." açıklamasında bulunuyor.