BUSINESSHT
19 04 2017, 11:12 Güncelleme: 11:21
Jeopolitik gündem, ABD ve Kuzey Kore arasında gün geçtikçe yükselen gerilimle çalkalanırken uluslararası basında İngiltere'nin Kuzey Kore'ye yaptığı yardımlar konuşuluyor.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı'nın resmi rakamlarına göre ada ülkesinden Kuzey Kore'ye son 6 yılda 5 milyon dolar yardım yapıldı.
Savunma eski bakanı Sir Gerald Howarth, Kuzey Kore dünyayı nükleer savaşla tehdit ederken yapılan bu yardımları "absürd" olarak değerlendirdi.
Daily Mail'de yer alan açıklamalarında Howarth, "Kuzey Kore rejiminin aksiyonları nedeniyle orada çok fakir insanlar var ama ülke tamamen komünist. ABD'yi vurmak için nükleer füze yapmaya çalışıyorlar. Neden onlara yardım gönderiyoruz?" dedi.
YARDIMLAR NEREYE KULLANILDI?
İngiliz Dışişleri Bakanlığı ise yardımın doğrudan Kuzey Kore rejimine yapılmadığını belirtiyor. Detaylara bakıldığında da yardımın rejim görevlilerine İngilizce dersleri verilmesi, girişimciler için çalışma grupları oluşturulması ve fizyoterapi ekipmanlarının satın alınması kalemlerine yöneldiği görülüyor.
YARDIMLAR HANGİ AMACA YÖNELİYOR?
Yardımların nedenine ilişkin açıklamada ise "Kuzey Kore'de yürttüğümüz projeler İngiliz değerlerini tanıtmak ve Kuzey Kore halkında hem İngiltere hem de dış dünya ile temas etmenin tehlikeden çok fırsat olduğunu göstermek amaçlıdır." deniliyor.
İngiliz hükümeti, Kuzey Kore'nin de aralarında bulunduğu yabancı ülkelere GSYH'sinin yaklaşık yüzde 0,7'si kadar yıllık dış yardımda bulunuyor.
TRUMP İÇİN KONU HASSAS
ABD Başkanı Donald Trump ise Kuzey Kore'yle ilişkiler konusunda oldukça hassas.
Daha önce Kuzey Kore'ye yakınlığı nedeniyle Çin'i suçlayan Trump, bu ülkeyle sağlanan işbirliği ardından diğer konulardaki tutumunu da yumuşattı.
Trump, "manipülasyonun büyük şampiyonu" dediği Çin için Kuzey Kore konusundaki işbirliğine dikkat çekerek "Çin'e neden 'döviz manipülatörü' diyeyim ki? Kuzey Kore sorununda bizimle beraber çalışıyorlar." dedi.
Diğer taraftan ABD Hazinesi, bir ülkeyi döviz manipülatörü ilan etmek için üç kritere bakıyor ve Çin yalnızca tek bir kritere takılıyordu.
