BIST 100 9.462,68 % -0,65
USD/TRY 32,6012 % 0,22
EUR/TRY 34,7976 % 0,32
Piyasalar
9.466,04
% -0,61
32,6012
% 0,22
34,7982
% 0,32
1,0646
% 0,03
45,49
0,00
2.375,12
% -0,16
86,36
% -0,86
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Enflasyon verileri faiz indirimini imkansız hale getirdi

Bugün açıklanan enflasyonrakamları ve enflasyonda artış eğiliminin aralık ayına kadar devam edeceği beklentisi bu sene için “normal şartlarda” faiz indirimini imkansız hale getirdi

Enflasyon verileri faiz indirimini imkansız hale getirdi
ÜMİT ÖZLALE* 03 10 2017, 16:09

En sakin geçmesi beklenen ağustos ayında, kurda aşağı doğru hareketlenme olmasına rağmen yüksek bir enflasyonla karşılaşmamız eylül ayı rakamlarını daha da önemli hale getiriyordu. Açıklanan rakamlar 2004 yılından beri en yüksek çeyreklik enflasyona işaret ediyor. Bu artışın gerileyen gıda fiyatlarına rağmen gerçekleşmesi de dikkat çekici.

TÜFE’nin içinden türetilen “çekirdek enflasyon” rakamlarınınenflasyonun uzun dönemli görünümünü ne kadar iyi yansıttığı tartışmalarını bir kenara bırakırsak son açıklanan rakamlarçekirdek enflasyonda, dolayısıyla da fiyatlama davranışlarında bozulmanın devam ettiğini gösteriyor. 2004 yılından beri en yüksek çekirdek enflasyon rakamıyla karşılaştık.

Üretim maliyetlerini yansıtan ÜFE enflasyonunun yüzde 16 bandında seyretmeye devam etmesi talep koşullarının daha da düzelmesi durumunda üreticinin kur kaynaklı bu maliyet artışlarını tüketici fiyatlarına yansıtacağı anlamını taşıyor. Üstelik kurlarda son haftalarda gördüğümüz yukarı doğru hareketlenme de hayra alamet değil: TL’nin döviz kuru sepetine karşı yüzde 10’luk değer kaybının tek başına yılsonu enflasyonunu 1,5 puanın üzerinde arttırdığı bir ortamda kurda yukarı doğru bir ralli aralık ayı ile beraber baz etkisiyle aşağı inmesi beklenen enflasyon rakamlarını olumsuz etkileyebilir.

Bütün bu verilerin para politikası yansıması ise “politik” faiz baskısını her daim hisseden TCMB’nin işinin oldukça zorlaşması. Bu açıklanan rakamlar ve enflasyonda artış eğiliminin aralık ayına kadar devam edeceğinin beklenmesi bu sene için “normal şartlarda” faiz indirimini imkansız hale getirdi. Bu rakamlar aynı zamanda 2018 başı için de TCMB’nin faizleri indirmek için yeterli politika alanı olmayabileceğini de gösteriyor.

* Lisans eğitimini 1995 yılında O.D.T.Ü. İktisat Bölümü'nde tamamlayan Ümit Özlale, yüksek lisans ve doktora çalışmalarını Boston College'de tamamlayarak 2001 yılında Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü'nde öğretim üyesi olarak çalışmaya başlamıştır. 2006 yılında Yüksek Öğretim Kurumu'ndan doçentlik derecesini alan Ümit Özlale, akademik çalışmalarının yanında T.C. Merkez Bankası Ekonomik Araştırmalar ve Para Politikası Genel Müdürlüğü'nde danışman olarak çalışmış, Maliye Bakanlığı ve Dünya Bankası ile projeler yürütmüştür.Özlale, 2013 yılından itibaren Özyeğin Üniversitesi İşletme Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı ve İşletme Yüksek Lisans Programı Akademik Direktör olarak görev yapmaktadır.

** Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve BusinessHT'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir. Ayrıca burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değil, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

 

Yukarı

Business HT×