BIST 100 9.913,46 % 2,02
USD/TRY 32,4562 % -0,25
EUR/TRY 34,8296 % -0,41
Piyasalar
9.913,46
% 2,02
32,4562
% -0,25
34,8296
% -0,41
1,0721
% -0,08
44,77
-0,12
2.346,95
% 0,62
89,68
% 0,75
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Paris saldırılarının yansımaları

Tüm dünyayı sarsan Paris saldırıları bundan sonraki süreçleri nasıl etkileyecek?

Paris saldırılarının yansımaları
GÖKHAN ŞEN 16 11 2015, 11:49

Her şeyden önce saldırılarda hayatlarını kaybeden insanları anarak ve ailelerine başsağlığı dileyerek yazıya başlamak isterim. Fransa'nın ve tüm insanlığın da acısını paylaşıyoruz. Benzer saldırıları yaşamış bir milletin ferdi olarak, bu acıyı en iyi anlayan insanlardan biri olarak da görüyorum kendimi aynı zamanda. Hayatını benzer saldırılarda kaybeden insanların ülkelerine, dinlerine ve ırklarına ayrım gözetmeksizin baktığımızda öyle zannediyorum ki dünya vatandaşları olarak bu acıları hafifletmek ve yeni saldırıların önünü almak imkanımız olacaktır.

Şüphesiz ki bu çapta saldırılar silsilesinin oldukça sivri sonuçları olacaktır. Bunu Hollande'ın hemen saldırının akabininde "Savaş ilanıdır bu" ifadesinden anlamak mümkün. Fransa'nın birkaç saat içinde IŞİD'in Suriye başkenti olarak tanımlanan Rakka'yı vurması da bu yöndeki ilk adım.

Fransa'nın sınırları kapatması ve Polonya'nın mülteci almayacağını açıklaması ise AB içindeki ülkelerden önümüzdeki dönemde hem ulusal düzeyde hem de birlik içinde önemli aksiyonların geleceği sinyalini veriyor. Le Pen gibi yabancı düşmanı kanatın AB'de güçleneceklerine de şüphe yok.

Politik eylemlerde olmasa bile halk düşüncesinde ve seçmen davranışında bunu görüyor olacağımızı tahmin ediyorum. Halihazırda başlamış olan bu trende karşı tek güvencemiz ise Batı'da birikmiş olan binyılların aklı ve demokrasi kültürünü hazmetmiş insan kitleleridir.

Sonuç olarak, yabancı düşmanlığının artacağı ve güvenlikçi politikaların öne çıkacağı bir dönem olacağını kestirebiliyoruz. Diğer yandan, Suriye'de Esadlı geçişin bir süre daha uzayabileceği de pratik sonuçlardan biri olabilir, keza ilk hedef daha da güçlü şekilde IŞİD olacak gibi duruyor. Türkiye'nin de içinde bulunduğu koalisyonun bir kara hareketına girişip girişmeyeceği yakın dönemin en çok dikkat kesilmemiz gereken konusu olacağını tahmin ediyorum.

Ekonomik olarak yansımalarına gelince, terör olayları ve büyüme arasında az sonra bahsedeceğim ülkelerde anlamlı bir ilişki kuramadım. Verileri Berenberg raporundan derliyorum.

2005 yılındaki Londra saldırısı sonrasında İngiltere'de özel tüketim üçüncü çeyrekte çeyreklik bazda yüzde 0,7 yükseldi. 2004 yılındaki Madrid saldırıları sonrasında ikinci çeyrekte İspanyolların tüketimi çeyreklik olarak yüzde 1,2 arttı. 11 Eylül sonrasında dördüncü çeyrek tüketimi yüzde 1,2 artan ABD de son örneğimiz.

Öyle görünüyor ki baskın olan küresel ve yerel ekonomik güçler bu tip olayları geride bırakmayı başarabiliyorlar ve ekonomik aktivite kesintiye uğramıyor. Bu verilere bakarsak, geçtiğimiz günlerde açıklanan yüzde 0,3'lük Fransa milli hasıla büyümesinin de sadece saldırıdan ötürü yavaşlamasını beklemek doğru olmayacak. 

Güney Kore'de oldukça üzüntü verici ve çok sayıda insanın hayatını kaybettiği feribot kazasından sonra iç tüketimin yavaşlaması ile ekonomik aktivitede geri çekilme görmüştük; ancak bunu kısmen geleneksel faktörlere, kısmen de devam etmekte olan ekonomik yavaşlamanın daha kristalize olmasına bağlamak mümkün. 

Bu açıdan bakınca, kısa vadeli etkilerini ölçemediğimiz ya da bir yavaşlamaya sebep olmadığını gördüğümüz bu acı haberler sonrasında uzun vadeli ekonomik çıkarımlar yapmak da oldukça güç. Öyleyse, ekonomilerdeki değişimlerin makro dengeler üzerindeki etkisini ve bunların şirketlere, faizlere, ham maddelere olan yansımalarını fiyatlayan piyasa oyuncularının da bu noktada duruşlarını değiştirmeyeceklerini söylemek hatalı olmayacaktır. Elbette ki kısa vadeli riskleri fiyatlama davranışlarında görmek mümkün olacak ancak bunun tek sebebi belirsizliğin ve risklerin kısa vadeli olarak yükselmiş olması olabilir.

Piyasalar, insan hayatlarına değer biçilen organizasyonlar değildir. İnsan hayatına bedel biçebilecek bir yapı olmadığı gibi, piyasalar da zaten insanların ömürlerini değil bu süre içinde onları etkileyebilecek değişimlerin göstergelere nasıl yansıyacağını tahmin etmekle uğraşırlar. Piyasada işlem yapanların da onların dünyayı yorumlama biçimini uzaktan takip eden sade vatandaşın da bunu bilmesi gerektiğini düşündüğüm için belirtmeden geçmek istemedim.

Toparlamak gerekirse; kısa vadeli fiyatlamalar ve etkiler geçtiğinde karar verenler makro dengelerin yerli yerinde durduğunu müşahede edecek, ve kötümser bahislerin yerini başka ve muhtemelen saldırı öncesinde hakim temalar alacaktır.

Saldırıların ardından alınacak aksiyonların yaratacağı sosyal değişimler ise piyasanın asıl odağı olacaktır. Bir kara operasyonu olacak mı, kimse olmasını istemese de terör saldırıları sürecek mi, mülteci politikaları değişecek mi, yazın yapılacak olan Avrupa Futbol Şampiyonası planlandığı gibi yapılacak mı, Avrupa'nın vize politikasında değişiklik olacak mı gibi soruların alacağı cevaplar gelecekte piyasanın izlediği konular olacaktır. 

Bunlar arasında Türkiye'yi de yakından ilgilendiren başlıklar olduğu için bizi de doğrudan etkileyecek gelişmeleri izlememiz gerekecek.

Bunca acıdan ve kötü haberden sonra en iyisini dilemek gerekirse; saldırıların aralarındaki küçük farkları geride bırakacak Avrupa ve özgürlük yanlısı partileri biraraya getireceğini umabiliriz. Türkiye'nin de 'eksen kayması' vs gibi tartışmaları geride bırakmış şekilde uzun zamandır birlikte yürüdüğü Avrupa Birliği ile daha fazla entegre olmaya çalışacağını ve Avrupa'nın da burada Türkiye'nin iyi niyetini tamamlayıcı aksiyonlar alacağını görmek isteriz. Modern yaşam tarzının Doğu ve Batı birlik olacak şekilde savunulması ise tüm bu kötü anıları ağırlığını bir parça olsun hafifletebilecek bir gelişme olabilir. 


* Lisans eğitimini Marmara Üniversitesi Aktüerya, yüksek lisans eğitimini aynı üniversitesinin Finans Bölümü'nde tamamlayan Gökhan Şen, kariyerine 2007'de Ata Yatırım’da Yatırım Danışmanı olarak başladı. 2010-2013 yılları arasında Bloomberg HT’de Araştırma Müdürlüğü yapan Şen, görevine Ekonomi Koordinatörü olarak devam etmektedir.

** Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve BusinessHT'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir. Ayrıca burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değil, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

 

Yukarı

Business HT×