Rüzgardan sonra hedef güneşte en büyük olmak mı?

Deyim yerindeyse yenilenebilir enerjide devrim yaşayan Türkiye için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın yaptığı son açıklama dikkatleri bu kez de mega güneş enerjisi projelerine çekti.

Türkiye’nin enerji piyasaları bazında bölgenin en güvenilir ve en cazip ülkelerinden biri olduğunu her fırsatta yineleyen Bakan Albayrak Ekim 2017’de 1.000 MW’lik rüzgâr enerjisi ihalesine benzer bir ihalenin bu kez de güneş enerjisi için hayata geçirileceğinin müjdesini verdi.

Halihazırda elektrik üretimine yüzde 5,7oranında katkıda bulunan rüzgar enerjisi 1.000 MW’lik YEKA* ihalesinin hayata geçirilmesiyle birlikte enerji sepetindeki payını yükseltmeye önümüzdeki yıllarda devam edecek. Benzer şekilde katkı payı yüzde 0,6 olan güneş enerjisi 1.000 MW gibi bir kapasitenin sisteme alınmasıyla birlikte ülkenin enerji ihtiyacının önemli bir kısmına cevap veriyor duruma gelecek.

Tabi ki ihalenin YEKA tarzı yapılacak olması özellikle yerli know-how üretme ve gerekli teknoloji transferinin sağlanması acısından önemli. Böylece, dışa bağımlılığını hızla yenme gayretinde olan Türkiye’nin hâlihazırda 45 milyar dolar bandında seyreden enerji ithalatında teknolojinin geliştirilmesi ve yaygın kullanılmasıyla ciddi oranda ivme kazanacak.

Tüm dünyada 2016 yılında solar enerjiye yapılan yatırım miktarı rekorlar yılı olan 2015’e göre yüzde 34 azalarak 113,7 milyar dolar seviyelerinde kaldı. BM Çevre Programıve Bloomberg New Energy Finance’ın 2017 ortak raporuna gore ise bu azalış hem maliyetlerdeki düşüş hem de Çin ve Japonya gibi dev ülkelerin yatırım ortamındaki yavaşlama ile yakından ilintili.

1.000 MW’lik güneş enerjisi ihalesinin hayata geçmesiyle birlikte şuanda dünyanın en büyük fotovoltaik (PV) projesi olan nitelendirilen ve Hindistan’da yapımına başlanan 648 MW’lık Ramanathapuram solar kompleksi projesinin önüne geçmesi kaçınılmaz.

Esas en ihalesi geçen yıl tamamlanan diğer bir 1.000 MW’lik güneş ihalesi projesi dünyanın en büyük PV projesi olarak kayıtlara geçmelidir. Konya Karapınar’da 19,2 km2’lik bir alanda 1,7 milyar kWh elektrik enerjisi üreterek 600 bin evin elektrik ihtiyacını karşılayacak olan proje yüzde70 oranında yerli akşam kullanılacak olmasına rağmen kWh başına $6,99 cent fiyatıyla dikkat çekmekte. 

Fakat burada en önemli nokta böylesi bir projenin özellikle depolama teknolojisi ile destekleniyor olması ve üretilecek elektriğin solar bataryalar yardımıyla gerek güneş ışığının kaybedildiği saatlerde gerekse puant talep durumlarında devreye girebiliyor olması. Depolama teknolojilerinde dünya ile paralel yaşanan gelişmeler ve maliyetlerdeki ciddi düşüşler bu tarz mega projeleri kişi başına enerji tüketimi her yıl yüzde 5-6 artan 80 milyonluk bir ülke için önemli bir kilometre taşı haline getirmektedir. En önemlisi enerji sektöründe dışa bağımlılığın azaltılması ve kendine yeterlik için önemli bir adımdır.

*Yükseklisans eğitimini 2006 yılında Yeditepe Üniversitesi’nde tamamlayan Onur Demir, Türkiye doğalgaz sektörü ve Avrupa Birliği kapsamındaki liberalleşme sürecini konu alan doktora çalışmasını Cambridge’de tamamlamıştır. Akademik çalışmalarının yanı sıra 2010 yılından itibaren direktörü olduğu OED Marketing & Consultancy Services şirketinde Güney Asya ülkeleri başta olmak üzere çeşitli şirketlere danışmanlık hizmeti vermektedir.

** Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve BusinessHT'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir. Ayrıca burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değil, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.