BIST 100 9.722,09 % 0,80
USD/TRY 32,5703 % 0,01
EUR/TRY 35,0113 % 0,45
Piyasalar
9.722,09
% 0,80
32,5705
% 0,01
35,0078
% 0,44
1,0719
% 0,18
45,35
0,00
2.318,33
% 0,09
88,18
% 0,18
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Trollere kaşı önlemler

Uygunsuz içerikli mesajları tespit eden uygulamalar, yarattıkları sıkıntı gittikçe büyüyen trollere karşı mücadelede önemli gelişme kaydedebilir

İnternet trolleri: Proaktif polislik
THE ECONOMIST 30 04 2015, 11:15

Troller uzun süreden beri gerek stand up komedyenler, gerekse siyasetçiler için baş ağrısı olmuş durumda, fakat internetin gittikçe daha yaygın hale gelmesi trollerin seslerinin daha da yüksek çıkmasını sağladı.

Troller genelde diğer kullanıcıları rahatsız ederek bir kaos ortaya çıkarıyorlar. Şirket web siteleri ve sosyal medya platformları bu tür rahatsızlıkların önüne geçebilmek için gün geçtikçe daha fazla kaynak ayırdıklarının farkına varıyorlar. 

Twitter CEO'su Dick Costolo daha önce yaptığı bir açıklamada sitesinin rahatsız edici kullanıcılarla başa çıkmadaki yetersizliğinin "yüz kızartıcı" olduğunu itiraf etmişti. Twitter şimdiyse trollerin oksijenini kesmeyi umut eden yeni bir kural çıkardı: rahatsız edici dil kullanan mesajlar; spesifik olarak şahısları hedef alan hesaplar; ve şiddet tehditleri artık tamamen yasak. 

Her ne kadar memnun edici bir girişim olsa da bu yeni kuralın stratejik olarak sınırları bulunuyor. Yapılan bir araştırmaya göre potansiyel trolleri en kötü saldırılarından önce tanıyabilmek mümkün. Stanford ve Cornell üniversitelerinden araştırmacılar CNN, Breitbart ve IGN olarak 3 haber sitesinin yaklaşık 40 kullanıcısından 1'inde görülen davranış paternlerini ortaya çıkardı. 

Bu patternlerde trollerin kullandıkları dili internet topluluğunun diline adapte etmeyi reddetmeleri; küfür etme eğilimleri; ve bir konu üzerindeki tartışmaya yaptıkları katkı dikkate alındı. Bu paternlerin algoritmasını alan araştırmacılar, 5 post sonrasında kimin trol potansiyeli taşıdığına yüzde 80 emin olabileceklerini söylüyorlar. 

Ticari tarafından bakıldığında böylesine bir yaklaşım bazı firmalar için çok ciddi para kurtarabilir. Bu alanda yoğunlaşan bir danışma şirketi olan Feverbee'den Richard Millington, firmaların online yorum ve postları düzenleyebilmek için gittikçe daha fazla artan bir bütçe ayırdığını belirtiyor. 

Her ne kadar firmalar için bu online yorumları yönetmek kolay bir iş olsa da bazı büyük platformlar çok daha fazla çaba harcamak zorunda kalabiliyor. Örneğin Huffington Post online makalelerine ve yazılarına gelen günlük yaklaşık 500 bin yorumu yönetmesi için 28 kişilik bir ekip oluşturmak zorunda kalmıştı. 

Trollerle internette başa çıkabilmek için yıllarca kullanılan motto basitti: "Onları beslemeyin." 

Fakat bu trollerin sayısının artması ve rahatsızlık vermeye yönelik eğilimin gittikçe daha çok öne çıkması bu mottonun da yararlılığını azalttı. 

Örneğin Britanya'da kadın yazar Caroline Criado-Perez'e yönelik ölüm tehditleri (ki bunu yapanlar hapise atıldı) gibi rahatsız edici postlar gittikçe daha yaygın hale geliyor. 

Bu tür troller yakalansa bile yaptıkları ölüm tehditleri veya benzer tehditler bazı sitelerin veya medya platformlarının kalıcı zarar görmesine neden olabiliyor. İşte bu yüzden hangi kullanıcıların zararlı hale dönüşebileceğini tahmin edebilme yeteneği önemli. 

Günün sonunda hiç kimse e-posta gelen kutusunda bir ölüm tehdidi görmeyi hak etmiyor.     

Yukarı

Business HT×