BUSINESS HT
22 06 2018, 11:27 Güncelleme: 12:06
Bloomberg HT canlı yayınına katılan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Önceki açıklamalarında döviz kuruna çok fazla müdahale edilmemesi gerektiğini, dalgalı kur rejiminde bir noktada denge sağlanacağını açıklayan Zeybekci, müdahale etmemekten kastını şöyle açıkladı:
"Merkez Bankası'nın döviz satarak piyasaya müdahale etmesine hep karşı oldum, karşıyım ve karşı olmaya devam edeceğim. Reel ekonomi, makro ekonomik sonuçlarla bir şekilde piyasayı disipline eder. Merkez Bankası'nın para politikalarıyla müdahale etmesi de son derece normaldir.
Dünyada en çok rezervi olan ekonomileri ele alalım. Örneğin Rusya'da 600 milyar dolarlık bir rezerv vardı. Merkez Bankası, Ruble'nin yüzde 100 değer kaybettiği bir ortama bu rezervle girdi ve 'Konuyla ilgili endişemiz yok, yeterli rezervimiz var, müdahale edeceğiz' dedi. Spekülatörlerin tam olarak istediği budur. Çünkü onların ellerindeki kaynakları siz sonsuz olarak görebilirsiniz. Ancak imkânlar sınırlıdır. Para satarak piyasaya müdahale ettiğinizde oyuna gelmiş olursunuz. Elinizdeki rezervleri bitirdiğinizde tam anlamıyla karşı tarafın kontrolüne girersiniz.
Türkiye 2000-2001'lerdeki yüzde 7 binlik faizleri yaşadıysa bunun sebebidir. Eğer paranız rezerv para değilse, ülkenizin dış ticaretinde yüzde 50 oranında kendi paranızı kullanmıyorsanız müdahale etme imkânınız hemen hemen yoktur. O nedenle bu spekülasyonlara gelmemek lazım. Makro ekonomik dengelerle ve Merkez Bankası'nın diğer enstrümanlarıyla kura müdahale etmek her zaman daha olumlu sonuç verir. "
Oynak bir kurun kimsenin istediği bir şey olmadığını söyleyen Zeybekci, kurun öngörülebilir olması gerektiğine vurgu yaparak şunları söyledi:
"Bizim gibi 500 milyar dolarlık dış ticaret hacmine sahip bir ekonominin kur oynaklıklarından etkilenmesi son derece normaldir. İhracatın yüzde 60 gibi bir kısmını ithalata dayalı olarak yapıyoruz. Toplam ekonomimizde de yüzde 40 civarında ithalata dayalıyız. Burada olması gereken şey, özel sektörümüzün kendi planlamasını kendisinin yapmasıdır. Türkiye büyüyecekse reel sektör eliyle büyüyecek. "
