BUSINESSHT
04 10 2017, 14:10 Güncelleme: 14:11
Ziraat Bankası 2 Ekim'de başlayan altın tahvili uygulamasıyla ilgili olarak ilk rakamların yatırımcıların bu araca ilgi gösterdiğine işaret ettiğini belirtti fakat bu ilk rakamların ne kadar olduğunu açıklamadı.
Hazine Müşteşarlığı’nın ihraç edeceğini duyurduğu, Altın Tahvil ve Altına Dayalı Kira Sertifikası için altın toplama işlemlerinin 2 Ekim 2017 tarihinden itibaren 4 ayrı ihraç programı çerçevesinde, 81 ilde, 245 ilçede ve aracı tek banka olarak Ziraat Bankası’nın 331 şubesinde sürdüğünü belirten Hazine Yönetimi ve Uluslararası Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Bilgehan Kuru “İlk rakamlar, ilginin olduğunu göstermektedir. Katılımın, hızlanarak artmasını bekliyoruz. Bu konunun, bir kaynak ihtiyacından çok, Hazine’nin borçlanma araçlarını çeşitlendirmesi, bundan belki daha da önemli olarak da ekonomik faaliyet içinde yer almayan ‘tasarrufların’ altın sahibine daha fazla saklama güvencesi sağlayarak ekonomiye dahil edilmesi şeklinde anlaşılması gerekir” dedi.
Kuru, açıklamalarına “Bilindiği üzere, yurtiçi tasarruflarımız, ülkemizin yatırım ihtiyaçlarını karşılayamamakta ve bu nedenle yurt dışı tasarrufların ülkemize getirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Buna basit olarak cari açık diyoruz. Bu dışarıya bağımlı olmak anlamına gelmektedir. Oysaki bu tasarruf açığının, ekonomiye dahil edilemeyen ve yastık altı tasarrufu olarak ifade edilen altınlarla azaltılması ve ekonomimizi daha da güçlendirmesi mümkün. Benzeri uygulamaları, altın geleneğinin çok yerleşmiş olduğu Hindistan gibi ülkelerde de görmekteyiz. Hindistan, bu projesini yaklaşık 2 yıldır sürdürmektedir. Bu proje, aynı zamanda Merkez Bankamızın da daha fazla altın rezervine sahip olmasını sağlayacaktır” diyerek devam etti.
Hazinenin yapacağı Altın Tahvili ve Altına Dayalı Kira Sertifikası İhracının altın sahibine önemli avantajlar sağladığını belirten Bilgehan Kuru “Vadesinde yatırılan altının, altın olarak geri alınabilecek olması, piyasa ile karşılaştırıldığında daha fazla nema sağlaması, sağlanacak faiz veya kira gelirinden vergi alınmayacak olması şeklinde sıralanabilir.
