BUSINESSHT
06 09 2017, 11:54 Güncelleme: 12:03
Türkiye'de reel faiz yukarı yönlü ivmesini korurken, analistlere göre bu durum Türkiye'ye yönelik sermaye girişlerinin artmasına neden olabilir.
Ağustos ayı itibariyle Türkiye'de 12 ay ileriye dönük beklenen reel faiz yüzde 3,03 olarak kaydedildi. Böylelikle Türkiye'de reel faizlerin geldiği nokta gelişmekte olan diğer ülkelerle kıyaslandığında oldukça yüksek kaldı.
Bu durum Türkiye'nin kendi benzeri olan diğer ülkelere göre sermaye akımları açısından daha avantajlı olabileceğini gösteriyor. Finans Yatırım'ın değerlendirmesine göre reel faizin görece yüksek olması carry trade imkanı sağlıyor.
Türkiye zaten bir süredir bu durumun getirdiği avantajın etkilerini hissediyor. Zira carry trade imkanı gören yabancı yatırımcılar yıl başından bu yana tahvil ve bono piyasasına 5,4 milyar dolar hisse senedi piyasasına ise 2,8 milyar dolar getirdiler. Bu akışın etkisiyle BIST'te yabancı takas oranı yüzde 66 ile son 4 yılın zirvesine yükseldi.
Tüm bunlardan Türk Lirası da olumlu etki gördü ve dolar/TL kuru 3,42 seviyelerine kadar geriledi.
Analistlerin değerlendirmeleri enflasyona ilişkin beklentilerin sermaye girişleri açısından kritik olacağına işaret ediyor.
Finans Yatırım'a göre, yıllık enflasyonda yükselişin önümüzdeki aylarda da devam etmesi, dolar kurundaki aşağı yönlü hareketlere rağmöen tahvil-bono faizlerinde yüksek seviyelerin korunmasını sağlayacak. Enflasyonda yukarı yönlü baskı, enflasyon beklentilerinin olası bir şekilde artması gibi unsurlar dolayısıyla Türkiye'nin reel faizi görece olarak yüksek kalacak. Kuruma göre bu durum sermaye girişleri açısından Türkiye'yi daha cazip hale getirebilir.
REEL FAİZ NASIL HESAPLANIYOR?
Reel faizi hesaplamaları ikincil piyasa gösterge faiz oranının, 12 ay ileriye dönük enflasyon beklentisine oranlanmasıyla yapılıyor. Ağustos ayının beklentileri aşan enflasyon verisinden sonra birçok yabancı kurum Türkiye'de enflasyon beklentilerini yukarı çekmişti.
