DÜNYA
18 08 2017, 07:35 Güncelleme: 07:38
2013 yılından sonra Türkiye'den çıkan finansal yatırımcıların geri döndüğü belirtildi.
Ünlü&Co Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Ünlü, “Finansal yatırımcı şimdi yeniden Türkiye’ye gelmeye başladı” dedi.
Dümya'nın haberine göre Ünlü, 2013 sonrası dönemde Türkiye’ye yatırım yapan yabancı yatırımcının tipinin değiştiğini ve belirsizlik ortamını sevmeyen finansal yatırımcının piyasadan çekildiğini belirtti. Ünlü, şu sırada ise 20 yılın en hareketli ve yoğun yaz aylarını geçirdiklerini söyledi.
"TÜRKİYE'YE ASYA İLGİSİ ARTIYOR"
Türkiye’ye gelen yabancı yatırımcının menşeine bakıldığında Avrupalı yatırımcının her zaman payının yüzde 50-60’lar mertebesinde olduğunu kaydeden Ünlü, Asyalı yatırımcıların ilgisinin ise hızla arttığını ifade etti. Japonya, Çin, Malezya ve Kore'nin Türkiye’deki satın alma işlemlerine daha fazla ilgi gösterdiğine değinen Ünlü, “Asya ülkelerinin payı yüzde 4-5’lerden yüzde 30’lara çıktı. Çinli yatırımcılar altyapı, enerji ve bankacılık sektörleri ile ilgileniyor. Japonlar da tüketim malları, perakende, bankacılık, sigortacılık gibi nüfusun önemli olduğu alanlara yatırım yapıyor. Kore hem tüketim hem altyapı sektörüne yatırım yapıyor” diye konuştu
"BEKLENTİLER ÇOK POZİTİF"
Mahmut Ünlü, ekonomiye ilişkin beklentilerini ve bakış açısını anlatırken ‘çok pozitif’ olduğunun da altını çizdi. Türkiye’nin yabancı yatırımcı için cazip pazar olduğunun altını çizen Mahmut Ünlü, “Son yapılan düzenlemeler ile ekonomiye hareket geldi. KGF ve birtakım vergilerin kaldırılmasıyla büyüme hızlandı. Konjonktürel olarak da avantajlı döneme girdik.
Son 2 yılda Fed faizleri artıracak diye gelişmekte olan ülkelerden para çıkışı olmuştu. Şimdi ABD’de faiz artırımı olmayacağına ilişkin kanaat oluşmaya başladı. Bu sayede bu yılın başından beri gelişmekte olan ülkelere kaynak girişi hızlandı. Bu niçin önemli? Büyümemiz lazım diyoruz. Büyüyebilmemiz için de yılda Türkiye’de 35-40 milyar dolar para girişi olması gerekiyor. Hükümet büyümeyi destekleyici politikaları devam edecektir. Bütçe dengeleri bir miktar bozulabilir. Para girişini çekebilirsek eğer bütçe disiplinine tekrar dönüş olur” değerlendirmesini yaptı.
"HALKA ARZ EN AZ 200 MİLYON DOLAR OLMALI"
Bununla birlikte Ünlü, bir hissenin Borsa İstanbul’a geldikten sonra derinliğinin ve likiditesinin olabilmesi için halka arz büyüklüğünün de ortalama 200 milyon dolar olması gerektiğini söyledi. Mahmut Ünlü, “Arz tutarınız 200 milyon doların altındaysa şirketinizi halka açmayın. Yabancı fonların en küçüğü 5 milyar dolar yönetiyor. En az 20 milyon dolarlık hisse istiyor. 500 milyon doları satmak ise 200 milyon doları satmaktan da kolay. Çünkü fon, yatırım yapınca o hisseyi takip edip analiz ediyor” dedi.
"TÜRKİYE'DE MEVDUAT KADAR YANLIŞ YATIRIM YOK"
Türk insanın parasını mevduatta değerlendirdiğini ama mevduatın anapara riski açısından güvenli bir seçenek olmakla beraber reel getiri açısından iyi bir alternatif olmadığını düşünen Mahmut Ünlü, “Türkiye’de mevduat kadar yanlış bir yatırım yok. Reel getirisi yok” vurgusunu yaparken Türkiye’deki bu tasarruf alt yapısının bundan 10- 15 yıl önceki Güney Kore’nin tasarruf alışkanlıklarına benzediğini de anlattı.
Ünlü, “Gerçekten de Güney Kore de aynı Türkiye pazarı gibi 4 bankanın domine ettiği halkın parasını mevduatta değerlendirdiği bir yapıya sahipken bugün mevduatın oranı yüzde 25’e düştü. Güney Koreli çiftçi Kim Yo parasını mevduattan çekmiş fona yatırmış. Dünyanın en büyük fonu BlackRock 2 trilyon dolara ulaştı.
Şimdi biz yeni geliştirdiğimiz DAHA hizmeti ile nitelikli yatırımcılara butik hizmet anlayışımızı biraz daha geliştiriyoruz. Böylece müşterilerimizin finansal yatırımlar alanındaki tüm ihtiyaçlarını bir bütün olarak değerlendiriyoruz. 3 yıl içerisinde ise toplam gelirlerimizin yüzde 20’sini buradan sağlamayı öngörüyoruz. Hedefimiz; yeni hizmetimiz ile 5 milyar liralık bir fon büyüklüğünü yönetmek ve 3 yıl içerisinde pazardan yüzde 4’lük pay almak. Amacımız; faaliyet verdiğimiz tüm alanlarda olduğu gibi burada da butik hizmet anlayışını nitelikli bireysel yatırımcıya hissettirmek.
‘DAHA’ olarak adlandırdığımız yeni hizmetimiz ile müşterilerimize; yatırım hedefi, risk profili, gelir ve gider dengesi ve varlık durumlarını dikkate alarak kişiselleştirilmiş yatırım önerileri sunuyoruz” dedi.
