Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 5 büyüdü. Özellikle ihracattaki yüzde 10'luk büyüme dikkat çekti.
Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin beklentisi Türkiye'nin yılın ilk çeyreğinde yüzde 3,5 büyüme göstereceği yönündeydi.
Türkiye yılın ilk çeyreğinde takvimden arındırılmış olarak yıllık yüzde 4,7 büyürken, çeyreklik olarak yüzde 1,4 büyüme gösterdi.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan, büyümenin kamu harcamaları destekli olduğunu ve iç tüketimde hafif bir kıpırdanma gerçekleştiğini söyledi.
İkinci çeyreğin büyüme rakamlarının daha yüksek olabileceğini aktaran Yazgan, ihracatın büyümeye yüzde 10 seviyesindeki katkısını da şöyle değerlendirdi:
"Dış talepte Avrupa'daki canlanmanın bir etkisi var. Ama bu dönemde iç talebin de bu dönemde baskılanmış olması ve kurda da ciddi bir artış ve fiyat avantajı kazandırmış olması bize gösteriyor ki dış talep koşulları aleyhte olmadığı sürece eğer içeride bir hareketlenme olursa ihracat üzerinden bir büyüme yakalamamız mümkün. Şimdi tabii sadece buna bakarak konuşamayız. Ancak bize en azından şunu gösteriyor, yatırımlarımızı biz oraya yapabilirsek, kur da istikrarlı seyrederse yani ihracatçı yatırım yaparken bu kurun ileride daha fazla hızla değişmeyeceğini inanırsa bu sektöre yatırım devam eder. Avrupa'da da genişleme sürecek gibi görünüyor. Dolayısıyla bizim için ihracat yönelik bir büyüme modeline başlamak için olumlu bir pencere var önümüzde."
Bahçeşehir Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Necip Çakır da "Kur düşerse ihracat artar" görüşünün bir yanılsama olduğuna vurgu yaptı:
"Bizim ihracatımızın döviz kuru esnekliği çok düşük. İç talep düştüğü için ihraç edilebilir mal fazlası var. Onu sattık ve onunla birlikte ihracat yükseldi. Ama asıl önemli etki gelir etkisi. Avrupa Birliği'nde ekonomi toparlanınca gelir artmaya başladıktan sonra orada yüzde 1'lik gelir artışının Türkiye'nin ihracatını 5 puan artırıyor. Dolayısıyla "kur düştüğü zaman Türkiye ihracatını artırır" yanılsamasından kendimizi artık iyice kurtarmamız lazım."
TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik de AB'deki toparlanmayla dış talebin büyümeye katkı vereceğini belirtti.
Ekonomist Haluk Bürümcekçi, büyüme ile ilgili notunda sanayinin sunduğu katma değere dikkat çekti. Bürümcekçi, sanayi üretim endeksinin ilk çeyrekte sadece yüzde 1,7 artarken, katma değer artışının yüzde 5,3 olarak açıklandığını söyledi.
Bürümcekçi, büyüme oranına tarımın 0,1, sanayinin 1,1, inşaatın 0,3 hizmetlerin 1,2 puan düzeyinde katkı sağladığını açıkladı.
Hanehalklarının nihai tüketim harcamaları ilk çeyrekte yıllık yüzde 5,1 artarken, devletin nihai tüketim harcamaları ilk çeyrekte yıllık yüzde 9,4 yükseldi. Gayrisafi sabit sermaye oluşumu ilk çeyrekte yıllık yüzde 2,2, mal ve hizmet ihracatı yıllık yüzde 10,6, ithalatı ise yüzde 0,8 arttı.
Prof. Dr. Necip Çakır, BloombergHT'ye yaptığı açıklamada hızlı kentleşmenin kendini özellikle üç önemli kalemde gösterdiğini söyledi:
"Ben burada sosyolojik bir olay olduğunu düşünüyorum. Türkiye hızlı kentleşiyor ve dayanıklı tüketim malları, birinci ve ikinci el otomobil satışlarında çok ciddi bir artış var. Bu üç kalem, hanelerin harcamasının aşağı yukarı üçte ikisine denk geliyor. Bu, kentleşmenin göstergesi.
Başka bir önemli gösterge de kapsayıcı büyüme... Artışın arkasındaki şey, hanelerin daha fazla harcama yapması değil, daha fazla sayıda hanenin harcama yapabilir hâle gelmesi."
TÜİK verilerine göre gayrisafi yurtiçi hasılayı oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2017 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; tarım sektörü toplam katma değeri yüzde 3,2, sanayi sektörü yüzde 5,3, inşaat sektörü yüzde 3,7 arttı. Ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetlerinin toplamından oluşan hizmetler sektörünün katma değeri ise yüzde 5,2 arttı.
Hükümet kanadından ilk yorum Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli'den geldi. Canikli Twitter hesabından yaptığı paylaşımda bu rakamlara şapka çıkarılır dedi.
— Dr. Nurettin Canikli (@nurettincanikli) June 12, 2017
Maliye Bakanı Naci Ağbal da teşvik ve destekler sayesinde çarkların hızlı döndüğünü belirtti. Ağbal net ihracatın ilk çeyrek büyümesine pozitif katkı yaptığını söyledi. Ağbal teşviklerin iç talebi de ivmelendirdiğini söyledi.
YABANCI KURUMLAR BÜYÜME BEKLENTİLERİNİ YÜKSELTTİ
Beklentileri aşan 2017 ilk çeyrek büyüme verisinin ardından Goldman Sachs, JPMorgan, Nomura, Rabobank ve Capital Economics yıl sonu büyüme tahminlerini yukarı yönlü güncelledi.
Goldman Sachs değerlendirmesinde büyüme verisinin açıklanmasının ardından yıl sonu büyüme tahmininin yüzde 3,2’den yüzde 4’e yükseltildiği belirtildi.
Nomura Ekonomisti İnan Demir de e-posta ile paylaştığı raporda yıl sonu için büyüme tahminlerinin yüzde 2,5’ten yüzde 4,2’ye çıkarıldığını belirtti.
Ekonomist Yarkın Cebeci’nin e-posta ile paylaştığı değerlendirme notuna göre de JPMorgan’ın büyüme tahmini yüzde 2,6’dan yüzde 3,2’ye yükseldi.
Capital Economics Kıdemli Gelişen Piyasalar Ekonomisti William Jackson tarafından veri sonrası yayınlanan raporda Türkiye ekonomisinin 2017’de yüzde 4,3 büyümesinin beklendiği ifade edildi. Önceki beklenti yüzde 2,5 seviyesindeydi
Morgan Stanley Ekonomisti Ercan Ergüzel ise ekonominin güçlü olduğunu ancak bu durumun uzun sürmeyeceğini belirterek yıl sonu büyüme tahminini yüzde 3,3 seviyesinde tuttu.
GEÇEN ÇEYREK BÜYÜME YÜZDE 3,5 OLMUŞTU
Türkiye ekonomisi geçen yıl son çeyrekte beklentilerin üzerinde yüzde 3.5 büyürken, 2016'nın tamamında yüzde 2.9 ile yine beklentilerin üzerinde büyüdü. Bununla birlikte 2016'da ekonominin daraldığı 2009'dan bu yana en düşük büyüme kaydedilmişti.
Orta Vadeli Program'da (OVP) 2017 için yüzde 4.4 büyüme öngörülürken, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci büyümenin ilk çeyrekte yüzde 4'ün üzerinde olacağını, 2017'de büyümenin yüzde 5'in üzerinde olmasını istediklerini söylemişti.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise son yaptığı açıklamada bu yıl reformlarla yüzde 5 büyümenin olası olduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli de “2017'de OVP'deki büyüme rakamını yakalayacağız, hatta üstüne bile çıkabiliriz” açıklamasını yapmıştı.