BLOOMBERG NEWS
23 11 2016, 09:49 Güncelleme: 09:50
İç piyasalarda gözler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) perşembe günkü toplantısına çevrilmişken, Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin çoğu, üç temel faizde değişiklik beklemiyor. Ancak ankete katılan 24 ekonomistten yedisi bir hafta vadeli repo faizinde en az 25 baz puan artış beklediklerini söyledi ki bu, aralıktan beri en fazla “faiz artacak” diyen uzman sayısı oldu.
Bloomberg’e konuşan Finans Yatırım Baş Ekonomisti Burak Kanlı’ya göre hükümet yetkililerinin, 15 Temmuz darbe girişimi de dâhil piyasanın ve gündemin en dalgalı seyrettiği dönemlerde bile, borçlanma maliyetlerinin düşürülmesi konusunda devam eden baskısı nedeniyle ekonomistler, faiz artırımı olasılığını düşünmüyordu. Ancak bu durum, Türk Lirası’ndaki sert düşüşün ardından değişebilir.
“Hükümet isteksiz olsa bile, ister 25 ister 50 baz puanlık bir faiz artırımı, Merkez Bankası’nın “artış” seçeneğine sahip olduğunu gösterir” diyen Kanlı, hükümet ile TCMB Başkanı Murat Çetinkaya arası iyileşen ilişkilerin, Merkez Bankası'na, gerekli olduğunda faiz artırımı için yeşil ışık yakabileceğini söyledi. Kanlı, bu durumun da Türk Lirası için olumlu olacağını sözlerine ekledi.
Odebank ekonomisti Şakir Turan da “Sembolik olsa bile bir faiz artışı yatırımcıya, politika otoritelerinin eli kolu bağlı olmadığını gösterecektir” dedi. Repo faizinde 25 baz puan artış bekleyen Turan, “Böyle bir artış, piyasalara ‘Merkez Bankası da para birimindeki gerilemeden ve enflasyona etkisinden memnun değil’ mesajı verecektir” dedi.
Kapital FX Araştırma Uzmanı Enver Erkan ise BusinessHT’ye yaptığı açıklamada döviz oynaklığının enflasyon beklentilerini bozacak derecede rahatsız edici seviyelere gelmesinin TCMB’yi faiz indirmekten alıkoyacağını söylemişti.
Donald Trump’ın beklenmedik zaferi, Fed’in aralıkta faiz artırma ihtimalinin yüzde 100’e çıkmasıyla güçlenen dolar ve iç siyasetteki gelişmelerle Türk Lirası, Meksika pesosundan sonra en kötü performans gösteren ikinci gelişen para birimi olmuştu.
Mevcut durumda yüzde 7,5 seviyesinde bulunan haftalık repo faizi, yüzde 8,25'lik gecelik borç verme faizi ve yüzde 7,25'teki borçlanma faizi aralığında yer alıyor. Mart 2014’ten bu yana faiz artırmayan TCMB, geçen yıldan beri faizleri birbirine yaklaştırarak para politikasını sadeleştirmeyi ve etkinliğini artırmayı planlıyor.
BİR HAFTADA İKİ DOLAR ZİRVESİ
Doların rekor kırarak 3,40 seviyelerine çıkmasının ardından 18 Kasım’da Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplanmış ve toplantıdan "Ekonomik gelişmeler kapsamlı bir şekilde ele alındı. Ekonomimizin direncini artıracak reformlar hızlandırılacak. Reel sektörün desteklenmesine yönelik adımlar devam edecek. Merkez Bankası fiyat istikrarı için tedbirler alacak. Piyasalardaki hareketlilik küresel kaynaklı" açıklaması yapılmıştı.
Kurul’un ikinci zirvesi ise salı günü için planlanmış ancak Başbakan Binali Yıldırım’ın İstanbul programı nedeniyle iptal edilmişti. Yıldırım, Ankara’dan İstanbul’a gelişinde Atatürk Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında doların yükselişinin global olduğunu belirterek şu açıklamaları yapmıştı:
“Dünyada özellikle ABD'deki seçimleri favori adayın değil Donald Trump'ın kazanmasıyla dalgalanma ve doların diğer para birimlerine karşı değer kazanmaya başladı. Türkiye de bundan etkilendi. Dolayısıyla bizde bir tabir var,’ Elle gelen düğün bayramdır’. Mesele budur. Türkiye ekonomisinin gidişatını bir kalbin çalışması gibi izliyoruz. 7 gün 24 saat tüm dış gelişmelerini, içerideki olayları takip ederek gerekli tedbirleri alıyoruz. Dünyadaki ekonomiyle ilgili dalgalanma bir müddet daha devam edecek. Özellikle kurlardaki dalgalanmalar beklenebilir. Türkiye bakımından alınması gereken tedbirler var. Bu tedbirleri iki başlıkta değerlendirmek mümkün. Bir tanesi Merkez Bankasının alacağı tedbirler. Mutlaka Merkez Bankasının kendi iradesiyle, kararıyla bu gelişmelere, kurdaki bu dalgalanmalara karşı bir tedbiri vardır ve bunu devreye sokacaktır.”
İptal edilen toplantı, bugün 19:30’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleşecek.
