BIST 100 9.092,06 % 0,13
USD/TRY 32,3718 % 0,08
EUR/TRY 34,9473 % -0,20
Piyasalar
9.086,90
% 0,08
32,3731
% 0,09
34,9496
% -0,19
1,0771
% -0,16
47,54
-0,11
2.229,87
% 1,60
87,00
% 1,86
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

DEİK/Vardan: TTIP konusu gündemden düşürülmemeli

DEİK Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türkiye'nin TTIP konusunu gündemden düşürmemesi gerektiğini vurguladı

DEİK/Vardan: TTIP konusu gündemden düşürülmemeli
AA 25 04 2016, 10:09

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, düzenlediği sohbet toplantısında DEİK'in yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verdi, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. 

Vardan, TTIP konusunda iletişim sıkıntısının olup olmadığına ilişkin bir soruyu da şöyle cevapladı:

"Herkes kendi üzerine düşen ödevi yapmak zorunda. AB ile ilgili en son bu mültecilerle ilgili kabul anlaşması, vize muafiyeti süreci, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi hadisesi, yeni nesil STA'lar ve bunların bize etkileri gibi bir sürü durum çıktı. İş dünyası olarak bunların hepsini takip etmek mecburiyetindeyiz. Hükümetler takip etmek zorunda çünkü onların da bizim de yapmamız gereken işler var. Bu bir bilek güreşi, herkes bir taraftan birbirini bükmeye çalışıyor. Biz de bu işin etkilenen tarafı olarak, hem hükümet hem özel sektör bazında elimizden geldiği kadar bu işlerin kendi açımızdan olumlu neticeye ulaşacak alt yapıyı hazırlamak, hazırlanmasına katkı sağlamak mecburiyetindeyiz. Bu da kolay bir şey değil."

Vardan, TTIP konusunda problemin asıl kaynağının Gümrük Birliği Anlaşması olduğunu, sorunun kaynağına inilmesi gerektiğini dile getirdi. 

American Business Forum in Turkey'in (ABFT), Türkiye'de yerleşmiş Amerika kökenli firmaların TTIP'ten nasıl etkilenebileceğiyle ilgili bir rapor hazırladığı bilgisini veren Vardan, Türkiye'ye yatırımların yüzde 70'e yakınının Avrupa Birliği ülkelerinden geldiğini, TTIP'ten en çok bu firmaların Türkiye'deki ayaklarının olumsuz etkileneceğini söyledi.

Vardan, TTIP konusunda herkesin elinden geleni yapması ve bu konunun gündemden düşürülmemesi gerektiğine dikkati çekti.

Bugün Türkiye'nin ve AB'nin 20 yıl öncesi gibi olmadığını vurgulayan Vardan, üretim şartları ile ihtiyaçların aynı kalmadığını, bu nedenle de Gümrük Birliği'nin günün şartlarına uygun hale getirilmesi gerektiğini belirtti.

GEÇEN SENE VİZE BEDELİ OLARAK 54 MİLYON EURO ÖDEDİK

Vardan, Suriye krizi ve sığınmacıların durumuna da değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kimsenin arzu etmediği bir durumla karşı karşıya kaldık. Suriyelilerin 5 seneyi aşan bir zamandır sıkıntılı bir süreçten geçmeleri, onların buraya gelmeleri, bir kısmının Avrupa'ya gitme arzusu ve bir anda göçmen krizi ile karşı karşıya kalmaları bir şekilde AB'yi farklı düşünmeye zorladı. 'Fırsattan istifade edelim' manasında söylemiyorum. Bu sıkıntılı durumu fırsat olarak düşünmek bizim şiarımıza yakışmaz ama sonuç itibarıyla ortada bir durum var ve bunu da biz oluşturmadık. AB bölgesel sorunların çözümünde umarım Türkiyesiz bir çözüm olamayacağını anlamıştır. Türkiye bölgesinde hakikaten önemli bir ülke."

Vardan, son yaşanan olayların Geri Kabul Anlaşması'nın devreye sokulmasını hızlandırdığını ve vize muafiyeti sürecini öne çektiğini dile getirdi.

Sürecin 4 Mayıs'a yetişip yetişmeyeceği konusuna ilişkin bir soruya da Vardan, "Ne zamana yetişir onu bilemem ama çok ciddi bir gayret var. Bunun bir ay önce veya bir ay sonra olmasının bence hiçbir kıymeti yok bu noktaya geldikten sonra. Yapabileceğimiz, en kısa zamanda bitirebilirsek en azından iş adamları için önemli olan bu vize problemi ortadan kalkacak diye arzu ediyoruz." yanıtını verdi.

Vardan, geçen sene 54 milyon avro sadece vize bedeli için para ödendiğini, bu rakamın diğer maliyetlerle 100 milyon avroya çıktığını aktardı.

"RUSYA'YA DOMATES DE GİDİYOR PEYNİR DE"

Rusya ile ilişkilere yönelik de değerlendirmelerde bulunan Vardan, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bu konuda herkes suhuletle hareket edilmesini istiyor ki herhalde yavaş yavaş da yumuşama olacak gibi... Bu tür işlerde ben hiçbir şeyin ilanihaye süreceğini düşünmüyorum. Ticari münasebetler o kadar birbirine bağlı ki oraya domates gitmiyor mu, peynir gitmiyor mu? Hepsi gidiyor. Başka kanallardan herkes yolunu buluyor. Sonuç itibarıyla zor olmakla beraber su yolunu buluyor. Rusya'nın ekonomisi ciddi anlamda kötüleşiyor. Bu işler olmasaydı da yüzde 40'a varan bir ihracat kaybımız vardı. Sorunlar olunca yüzde 52'ye çıktı. İhracattan öteye orada insanlara yapılan hareketler çok hoş değil. Unutmayalım, bizim iş adamlarımız orada Rusların işverenleri ve on binlerce Rus istihdam ediyorlar." 

Yukarı

Business HT×