BUSINESSHT
13 04 2016, 16:54 Güncelleme: 16:57
Birinci çeyrekte kredi büyümesinde görülen yavaşlamanın ne kadar endişe verici olduğuna dair soru işaretleri artarken, Finans Invest Baş Ekonomisti Burak Kanlı geçen hafta yayınlanan bir anketin aydınlatıcı olabileceğine işaret ediyor.
Pazartesi günü açıklanan veriler, kur etkisinden arındırılmış yıllık kredi büyüme oranının geçen yılın yüzde 20 seviyesinden yüzde 11'e kadar düştüğünü göstermişti.
Kanlı'ya göre, bu düşüşün arzdan mı yoksa talepten mi kaynaklandığı veya ne kadar devam edeceği gibi soruların cevaplarını Merkez Bankası'nın 15 bankayla yaptığı anketin sonuçlarında bulmak mümkün.
Kanlı'nın geçen hafta yayınlanan anketten çıkardığı 3 temel nokta var.
1) Bankalar şirketlere kredi verme konusunda daha hevessiz; yani sorun talep azlığı değil
Birinci çeyrekte kredi talebinde düşüş olmadığına dikkat çeken Kanlı, neredeyse bankaların tamamının kredi şartlarını sıkılaştırdığını ve bunun da 2008 küresel krizinden bu yana bir ilk olduğunu söylüyor.
2) Ancak tüketici kredilerinde sıkıntı sıkı kredi şartları değil, talebin zayıf olması
Tüketici kredilerinde durum ticari kredilerin tam tersi. Bankalar konut ve araç kredilerinin şartlarında sıkılaşmaya gitmese de talep düşüyor.
3) İkinci çeyrek birinci çeyrekten daha iyi olabilir; ancak mucize beklememek gerekir
Bankalar ikinci çeyrekte ticari kredi talebinde artış, tüketici kredilerinde ise zayıf seyrin devamını bekliyor. Finansal şartlarda ılımlı bir iyileşme görülebileceğini söyleyen banka yöneticilerine göre ticari krediler için şartlar sıkılaşmaya devam edecek.
Kanlı raporunda, kredi büyümelerinin önümüzdeki dönemde de zayıf seyretmeye devam etmesi durumunda BDDK ve Merkez Bankası'nın kredi maliyetlerini azaltma yönünde adımlar atabileceğini söylüyor. Raporda, bu önlemlerin "kuşkusuz" bankalar için çok olumlu olacağı belirtiliyor.
