BIST 100 9.716,77 % -0,05
USD/TRY 32,5654 % 0,09
EUR/TRY 34,9997 % 0,08
Piyasalar
9.716,77
% -0,05
32,5654
% 0,09
34,9997
% 0,08
1,0737
% 0,07
44,89
0,00
2.342,37
% 0,42
89,40
% 0,44
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

G20, küresel ekonominin koruyucu meleği mi, yoksa hayâlkırıklığı mı?

Küresel Finans Krizi'nden sonra dünya ekonomisini kalkındıracakları sözü veren dünyanın en büyük 20 ekonomisi bu sözlerin ne kadarını tuttu?

G20, küresel ekonominin koruyucu meleği mi, yoksa hayâlkırıklığı mı?
BLOOMBERG NEWS 25 02 2016, 09:54

Dünyanın en büyük 20 ekonomisinin kendilerini “küresel ekonominin koruyucusu” ilan ederek dünyayı Büyük Buhran’dan bu yana yaşanan en büyük krizden çekip çıkaracaklarına söz vermelerinden bu yana yedi yıl geçti.

Bugüne bakıldığında ise,  sanayileşmiş ekonomiler ve gelişmekte olan ülkelerin finans önderleri, yeni bir  “küresel ekonomik büyüme” endişesiyle Çin’in Şanghay kentinde toplanıyor.  Ancak G20 üyeleri bu sefer, tek bir amaç etrafında toplanmak yerine hepsi farklı ihtiyaçlarla cuma günkü toplantıya katılıyor.

Çin ekonomisindeki yavaşlama diğer gelişmekte olan ekonomileri de etkilerken, para birimi yuanın yönetilememesi de uluslar arası piyasalardan tepki çekiyor. Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) Aralık 2005’te yaklaşık 10 yıl sonra ilk defa faiz artırımına gitmesi doları güçlendirirken, dolar cinsinden borçlanan gelişen piyasaları zora sokuyor. Birçok merkez bankasının parasal teşviki artırması para birimlerini daha da zayıflatıyor.  Suudi Arabistan, Rusya ve Kanada, son 12 yılın en düşük seviyesini gören petrol fiyatlarından en derin yaraları alıyor. İsviçre’deki Simon Evenett Üniversitesi verilerine göre geçtiğimiz yıl hükümetlerin açıkladığı 476 ticaret anlaşması bozuldu.

POLİTİK KRİZLER AZALMIYOR

Küresel uyumsuzluklar bir tek ekonomide değil, siyasi arenada da devam ediyor.

Kasım ayında Suriye sınırında bir Rus uçağını düşüren Türkiye ile ilişkileri gerilen Rusya, bir yandan da ABD ve Avrupa’nın özellikle Ukrayna iç savaşından sonra artırdığı yaptırımlarla mücadele etmek zorunda.

Suriye başta olmak üzere Orta Doğu’da giderek büyüyen kriz ise her gün daha fazla mültecinin Avrupa kapılarını çalmasına neden oluyor. Avrupa’nın en güçlü ekonomilerinden İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkmak isteği, uzun bir süre daha AB yetkililerinin başını ağrıtacağa benziyor.

G20’DE ORTAK ÇÖZÜM  ZOR

Uzmanlara göre de ülkelerin “menfaat rekabetinin” gölgesi altında 26 Şubat’ta başlayacak "G20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı"ndan ortak bir çözüm çıkması zor gibi görünüyor. 

Bloomberg’e konuşan Citigroup’un G10 Döviz Kuru Stratejisti Steven Englander’e göre G20 ülkelerinin en önemli sorunu küresel problemler konusunda zıt taraflarda durmaları. Englander, ülke menfaatlerinin ortak olması durumunda bir politika çözümüne gidildiğini ancak bu zirvede bunun söz konusu olmayacağını söylüyor.

G20 HAYÂLKIRIKLIĞI MI?

G20’nin mimarlarından Avustralyalı ekonomist,  Mike Callaghan da “G20 bir hayâlkırıklığı” diyenlerden. Callaghan’ın bu “hayâlkırıklığı” tarihsel bir kronolojiye dayanıyor.

Kasım 2008’de Küresel Finansal Krizi alevini söndürmek amacıyla toplanan liderler Nisan 2009’daki Londra zirvesinde küresel ekonomiye 1 trilyondan fazla yardım yapmayı taahhüt etmişti.

2014’teki toplantıda ise küresel üretimin 2018’e kadar yüzde 2 artırılması kararlaştırılmıştı. Avustralya’nın ev sahibi olduğu bu toplantıda G20 ülkeleri 1000 kadar politika değişikliğine gitmiş, her ülkenin birbirini “sözlerin yerine getirilip getirilmediği” konusunda denetleyeceği konusunda anlaşılmıştı.

Londra merkezli Mint Partners’in Küresel Makro Politika Stratejisti Martin Malone, ülkelerin acilen harekete geçememesinin küresel büyümedeki yavaşlığın yarattığı endişeleri artırdığını söyledi.

“TUTULAN SÖZLER DE VAR”

ABD’nin Pittsburgh kentinde Eylül 2009’da gerçekleşen zirveden bu yana bazı gelişmeler de kaydedildi.

G20 grubu, küresel ekonominin bir bankacılık kriziyle daha karşılaşmaması için bir dizi regülasyona da gitti. Vergi sistemleri düzenlendi, ticaret savaşını artıracak devalüasyonların önüne geçilmeye çalışıldı.

Toronto Üniversitesi G20 Araştırma Grubu Kurucusu John Kirton Bloomberg’e yaptığı açıklamada, G20 ülkelerinin sözlerinin yüzde 70’ini tuttuğunu belirtti.

ABD Hazina Bakanı Jacob Lew, çarşamba günü Bloomberg Televizyonu ile gerçekleştirdiği röportajda, G20 toplantısından küresel piyasalardaki kargaşaya acil bir cevap çıkabileceğini düşünmediği belirterek  “Kriz olmayan bir ortamda krizdeymişçesine bir cevap beklemeyin. Reel ekonomilerin, piyasaların düşündüğünden daha iyi durumda olduğu bir zamandayız” dedi.

Dünya Bankası Başkanı Jim Yong Kim de bu hafta başında verdiği bir röportajda küresel piyasalarda birçok belirsizliğin, istikrarsızlığın ve dalgalanmanın olduğunu ancak herhangi bir sektörden müşterek bir anlaşma çıkabileceğini düşünmediğini söylemişti.

Yukarı

Business HT×