BUSINESSHT
29 12 2015, 14:07 Güncelleme: 14:30
Merkez Bankası geçen hafta gerçekleştirilen Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına ilişkin tutanakları açıkladı.
SADELEŞME ADIMLARI YURTİÇİ VE KÜRESEL OYNAKLIĞA BAĞLI
Tutanaklarda sadeleşme kapsamında atılacak adımların niteliği ve hızının hem küresel hem yurt içi piyasalardaki oynaklıkları etkileyen unsurlara bağlı olacağına dikkat çekildi.
Amerikan Merkez Bankası'nın faiz artışına gitmesinin ardından, Merkez Bankası'nın Ağustos'ta açıkladığı sadeleşme adımlarına Aralık toplantısıyla başlayaması bekleniyordu. Ancak banka, sadeleşme planının "oynaklıklarda gözlenen düşüşün kalıcı" olmasına bağlı olduğunu söyleyerek, normalleşmenin önümüzdeki aydan itibaren gelebileceği mesajı vermişti.
Bugün açıklanan metinde sadeleşme kapsamında atılacak adımlar konusunda daha detaylı açıklamalar da yapıldı.
Açıklamada, "Kurul, sadeleştirme hazırlıkları kapsamında döviz likiditesini dengeleyici tedbirlere devam edilmesinin önemine dikkat çekmiştir. 2016 Yılı Para ve Kur Politikası metninde detayları verildiği gibi, sadeleşme öncesinde ROM’un otomatik dengeleyici özelliğini güçlendirecek bir düzenlemeye gidileceği belirtilmiştir. Ayrıca, sadeleşme öncesinde ve sürecinde döviz depolarının TL teminata kabul edilmesine yönelik koşullara ve limitlere dair düzenlemeler yapılabileceği hatırlatılmıştır" ifadelerine yer verildi.
FAİZ KORİDORUNA İHTİYAÇ NEDEN AZALDI?
Tutanaklarda geniş faiz koridorunun küresel oynaklığın yüksek olduğu dönemlerde döviz kuru oynaklıklarının düşürülmesine katkı yaptığı, ancak "küresel para politikalarındaki normalleşmenin başlaması ile birlikte oynaklıklarda gözlenen düşüşün kalıcı olması halinde, bu araca duyulan ihtiyacın azalabileceği" belirtildi.
Geniş bir faiz koridoruna duyulan ihtiyacı azaltan diğer bir unsurun ise Ağustos ayında yayımlanan yol haritasında belirtilen politika araçlarının etkili bir şekilde kullanılmaya başlanması olduğuna dikkat çekildi.
Kurul, "Gerek döviz kurlarında gerekse kredilerde gözlenen aşırı oynaklıkların bu yeni araçların devreye alınması ve etkili bir biçimde kullanılması sayesinde azaldığı gözlenmektedir" dedi.
ENFLASYON HAYAL KIRIKLIĞI
Tutanaklarda kurulun enflasyon görünümünde arzu edilen iyileşmenin henüz gözlenmediğini ifade ettiği belirtildi.
Açıklamada, "Enerji fiyatlarındaki gelişmeler enflasyonu olumlu yönde etkilemeye devam etmekle birlikte, birikimli döviz kuru hareketleri çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmeyi geciktirmektedir" denildi.
Yılın son çeyreğinde yurt içi belirsizliklerin azalması ve cari dengedeki iyileşmenin belirginleşmesi ile döviz kurları daha istikrarlı bir seyir izlese de ilk üç çeyrekte yaşanan birikimli değer kayıpları gecikmeli olarak enflasyonu olumsuz etkilemeye devam ettiğini belirten kurul, enflasyonun takp edilmesinin gerektiğini ve "gerekli görülen süre boyunca likidite politikasındaki sıkı duruşun korunacağını ifade ettiğini" belirtti.
Önümüzdeki dönemde de para politikasının enflasyon görünümüne bağlı olacağı ifade edildi.
Bunun yanı sıra, işlenmemiş gıda fiyat artış oranlarının da yıl sonunda Enflasyon Raporunda öngörülen seviyelerin üzerinde gerçekleşmesinin beklendiği söylendi.
GÖRÜNÜM DEĞERLENDİRMESİ
Merkez Bankası daha önce yaptığı açıklamalara pararlel olarak ekonomik görünüm değerlendirmelerinde de bulundu.
İç talebin daha ılımlı seyrettiğini ve dış talebin büyümeye destek verdiği değerlendiren Kurul, "Jeopolitik gelişmeler aşağı yönlü risk oluştursa da Avrupa ekonomilerindeki toparlanma dış talebi olumlu yönde etkilemektedir" denildi.
Kurul ayrıca yurt içi belirsizliklerin azalması ile birlikte artan tüketici güveni ile yatırım ve istihdam beklentilerinin önümüzdeki dönemde iç talebin toparlanmasına katkı vermesi beklediğini, bu çerçevede iktisadi faaliyetin istikrarlı büyüme eğilimini sürdürmesinin beklendiğini söyledi.
