BIST 100 9.716,77 % -0,05
USD/TRY 32,5744 % 0,11
EUR/TRY 35,0009 % 0,08
Piyasalar
9.716,77
% -0,05
32,5744
% 0,11
35,0009
% 0,08
1,0734
% 0,04
44,89
0,00
2.341,08
% 0,37
89,41
% 0,45
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Petrolün vurdukları: Üç ülke üç hikaye

OPEC’in rakiplerini saf dışı bırakmak için petrol üretiminde kesintiye gitmemesi, kartel üyesi Suudi Arabistan, İran ve Venezuela gibi ülkelerin ağır ekonomik ve siyasi bedeller ödemesine yol açıyor

Petrolün vurdukları: Üç ülke üç hikaye
ÖZGE ÖZDEMİR 17 12 2015, 10:34

Küresel büyümedeki düşüşle uzun zamandır zorda olan petrol fiyatları, OPEC’in üretim kotası günlük üretim seviyesini yaklaşık 31,5 milyon varil seviyesinde tutma kararıyla kriz seviyelerine kadar indi.

OPEC’in üretimini düşürmeme kararının arkasında ise kartelin en önemli oyuncularından Suudi Arabistan var. Venezuela’nın aksi yöndeki bütün çabalarına rağmen Suudi Arabistan, kartel dışında üretim yapan ülkeleri oyunun dışında bırakmak için üretimde kesintiye gitmek istemiyor. İran ise yaptırımlar kalkınca üretimi yükseltmemek gibi bir opsiyonu değerlendirmediklerini açıkladı. 

Uluslararası Enerji Ajansı (UAE) ise son raporunda 2016 yılında petrol arzının devam edeceğini vurguluyor. Bu yüzden petrol fiyatlarının daha uzun bir süre düşük seyretmesi bekleniyor. Ancak UAE, Suudi Arabistan’ın stratejisinin işlediğini de aktarıyor. 2016’da OPEC dışı üretimin günde 600 bin varil azalması bekleniyor. OPEC dışı üretim 2014’te ise günlük 2,4 milyon varil artmıştı.

İşte bu stratejinin işlemesi için Suudi Arabistan’ın ödemek zorunda olduğu bedel ve düşen petrol fiyatlarının OPEC’in diğer önemli üreticileri İran ve Venezuela üzerindeki etkileri:

SUUDİ ARABİSTAN

Petrol gelirlerinin GSYH içindeki payı yüzde 46,4 olan Suudi Arabistan’da petrol sektörü bütçe gelirlerinin yüzde 80’ini oluşturuyor. Düşen petrol fiyatları yüzünden sarsılan Suudi Arabistan’da bütçe açığının yıl sonunda 107-133 milyar dolar civarında olması bekleniyor. Suudi Arabistan’ın döviz rezervleri ise 7,7 milyar dolar azalarak 647 milyar dolara indi.

Bu tablonun ortasında Ocak ayında tahta oturan ülkenin yeni lideri Kral Salman, 21 Aralık’ta yaptığı ilk devlet bütçesini açıklayacak. Azalan petrol gelirleriyle mücadele etmek için harcamaların kesilmesi ve farklı kaynaklardan gelirin artırılması bekleniyor. Bu yılın Ocak ayında ise birkaç yılı kapsayacak bir plan açıklanacak. Bu plan kapsamında enerji yardımlarının kesilmesi ve yeni vergilerin devreye sokulması düşünülüyor.

Düşen petrol fiyatları son zamanlarda Suudi Arabistan’ı zorlayan tek durum değil. Yemen’deki savaşa önemli derecede müdahil olunması ve Eylül ayında yaşanan Hac felaketi, Suudi Arabistan’ın ekonomik ve siyasi görünümünü iyice zorladı.

Diğer yandan Eylül ayında İngiliz Guardian gazetesi, ismini vermek istemeyen Suudi prenslerin Kral’ı eleştiren mektuplarını yayınladı. Kral’ın görevden alınması gerektiğini iddia eden mektuplar, kraliyet ailesinden yükselen eleştirel sesi yansıtması açısından önemli. Bu sebeple Suudi Arabistan’ın yaşanan son ekonomik ve siyasi gelişmelerde daha başı çok ağrıyacak gibi görünüyor.

İRAN

İran’ın hikayesi ise bu çerçevede biraz daha farklı kalıyor. İran, yaptırımlar yüzünden petrol gelirlerinden 160 milyar dolar kayba uğradığı için petrol fiyatlarının düşüşüne rağmen üretimini artırma stratejisine gitmekten vazgeçmeyi düşünmüyor.

İran’ın Uluslararası ve Ticari İşlerden Sorumlu Petrol Bakan Yardımcısı Emir Hüseyin Zamaninia, İran’ın yaptırımlar kalktıktan sonra düşük petrol fiyatlarına rağmen üretimi artıracağını teyit etti.

İran’ın ilk hedefi, yaptırımlar kalkar kalkmaz ilk başta üretimi günlük 500 bin varil, ardından da 1 milyon varil artırmak. 2021’de ise bu rakamın 5.7 milyon varile ulaşması hedefleniyor. İran’ın şimdiki üretimi günlük 3.1 milyon varil, ihracatı ise 1.1 milyon varil. İran, dünyanın en büyük dördüncü petrol rezervlerine sahip.

Petrol yatakları, boru hatları ve üretim tesislerinin yaşlı olduğu iddia edilen İran’ın üretimini artırması için teknolojiye, altyapı yatırımlarına ve know-how’a ihtiyacı var. Bunun için de 5 yıl içinde 150 milyar dolarlık yabancı yatırım çekmeyi hedefliyor.

İran’ın bir diğer şansı ise diğer ülkelere göre petrole dayanan bir ekonomi kurgulamamış olması. Genç nüfusu sayesinde yaptırımların kalkması halinde İran’ın yüksek enflasyon ve işsizlik ile başa çıkarak yüzde 8’lik büyüme hedefine ulaşılabileceği düşünülüyor. Kimi İranlı analistler ise düşen petrol fiyatlarıyla hükümetin zora gireceği ve özel sektörün güçleneceği ihtimalini göz önünde bulundurarak petrolün düşmesinden yana görüş bildiriyor.

VENEZUELA

Düşen petrol fiyatları yüzünden siyasi görünümü en çok etkilenen ülkelerin başında Venezuela geliyor. İhracatının yüzde 95’i ve kamu bütçesinin yarısı petrole dayanan Venezuela dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip. Ancak düşen petrol fiyatlarıyla Venezuela’nın enflasyonu yüzde 150-200 gibi rakamlara çıkarken büyümesi ise eksi yüzde 10’a düştü.

Ekonomiyi kötü yönetmekle suçlanan Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro liderliğinde temel ihtiyaç malzemelerinin bulunmasında sıkıntı yaşanınca düzenlenen son Kongre seçiminde muhaliflerin oluşturduğu koalisyon üçte ikilik çoğunluğu ele geçirdi.

Venezuela’nın sıkıntılı bir ekonomiyle boğuşmasının ardında efsanevi lideri Hugo Chavez’in yarın gelmeyecekmiş gibi harcama yapmasının etkileri var. Chavez göreve geldiğinde petrol 15 dolar civarındaydı. Hayatını kaybettiği 2013 yılında ise 100 dolar kadardı. Ünlü Venezuelalı lider, ülkeyi yönettiği yıllarda petrol gelirini bedava yemek, elektrik, eğitim, toplu konut, sosyal yardımlar ve Küba’dan gelen doktorlar gibi farklı kalemlere yatırınca fiyatların düştüğü günümüz Venezuelası’nın zorlanmasına yol açtı.

Chavez gibi halkın sevgisini elde edemeyen Maduro ise korku ve nefret yolunu seçerek Venezuelalılar üzerindeki baskısını artırdı. Bu durum da seçim sonuçlarına yansıdı. Seçmenin muhaliflerden tek beklentisi ise ekonomik durumun düzelmesi. Yoksa bir sonraki seçimlerde muhalifleri de görevden uzaklaştırmayı düşündüklerini aktarıyorlar.

Yukarı

Business HT×