BLOOMBERG NEWS
08 07 2015, 16:28 Güncelleme: 16:37
Yıllarca Yunanistan'ın eurodan çıkış ihtimalini reddeden Avrupalı liderler, haftasonu ülkenin kaderini belirleyecek zirve öncesinde açık açık Grexit ihtimalini dillendirmeye başladı.
Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Cluade Juncker Salı gecesi, Avrupa'nın “detaylı bir Grexit senaryosu” bulunduğunu söyledi. Ondan sadece birkaç saat sonra Avusturya Başbakanı Werner Faymann Yunanistan'ın B planının başka bir para birimi olduğunu belirtti.
Halkın 5 Temmuz'da yapılan referandumda harcama kesintilerini ve vergi artırımlarını reddetmesinin ardından kıtanın en borçlu ülkesi eurodan kopmaya hiç olmadığı kadar yakın. Sermaye kontrollerinin uygulandığı ülkede bankaların parası neredeyse tamamen bitti ve ekonomini durma noktasına geldi. Avrupa Merkez Bankası'nın sağladığı acil durum yardımları da çekilirse bankalar tamamen çökebilir.
Avrupa Birliği Başkanı Donald Tusk, “Anlaşmaya varamamamız Yunanistan'ın iflasına ve bankaların borçlarını ödeyemeyecek hale gelmesine sebep olabilir” dedi. Tusk'a göre, “anlaşma sağlanamaması, herkesin kaybettiği en kötü senaryo da dahil olmak üzere, tüm sonuçlarına rağmen müzakerelerin sonu anlamına geliyor.”
Şimdi Avrupa Birliği'nin Yunanistan'a verdiği son tarih olan Pazar gününden önce bir anlaşmaya varılması gerekiyor. Beş senedir Yunan borçları üzerine devam eden mücadelenin tepe noktası olacak olan Pazar günü de anlaşmaya varılamaması, Avrupa'nın yaklaşık yarım asırdır devam eden ekonomik ve politik entregrasyonuna da darbe vurmuş olacak.
Ve Yunanistan'ın en büyük yabancı kreditörü olan Almanya'n lideri Angela Merkel, bir çözüm bulması konusunda “özellikle iyimser” olmadığını söyledi.
TSİPRAS PES ETMİYOR
En büyük önceliği olduğunu söylediği Yunanistan'ı euroda tutma konusunda son çabalarını sarf eden Tsipras bugün, Strazburg'da bulunan Avrupa Parlamentosu'nda bir konuşma yaptı.
“Yunan halkı kopuş için değil, kalıcı ve adil bir çözüm için yetki verdi” diyen Tsipras, “Ülkem kemer sıkma politikalarının uygulandığı bir laboratuvara döndü. Deneyin başarısız olduğunu kabul etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Hükümeti ise Euro bölgesinin özel destek fonu Avrupa İstikrar Mekanizması'na (ESM) resmi olarak kredi başvurusunda bulundu. Üç yıl vadeli kredi talebinde bulunan Yunanistan, vergi ve emeklilik maaşlarında gerekli reformların önümüzdeki hafta itibariyle uygulanmaya başlayacağını söyledi ve tüm finansal yükümlülükleri “tam ve zamanında olarak” yerine getireceğine söz verdi.
ÇIKIŞ MEKANİZMASI
Yunanistan'ın eurodan nasıl çıkacağı belli değil. Avrupa yasaları euronun “değiştirelemez” olduğu kabulü üzerinden tanımlanmış ve bir ülkenin çıkması ya da çıkartılması konusunda hiçbir maddesi yok. En olası çıkış mekanizması Avrupa hükümetlerinin Yunanistan'a yardımı kesmesi ve AMB'nin ülkenin bankalarına euro vermeyi durdurması.
Europe 1 radyosuna bugün açıklamalarda bulunan AMB İcra Kurulu üyesi Christian Noyer, “siyasi bir anlaşma ihtimalinin ortadan kalkması halinde” AMB'nin Yunanistan'a desteğini çekeceğini söyledi. Noyer, "Kurallarımız tamamen durmamamızı söylüyor. Biz de endişelenmeye başlıyoruz” dedi.
Böylesi bir durumda Yunanistan, aşamalı olarak paralel bir para birimi yaratmak için borç senedi veya benzeri bir takas aracı basmaya başlamak zorunda kalır.
Bu durumu önlemek için Cuma günü 20:30'a kadar ülkenin ekonomisini nasıl daha rekabetçi hale getireceğine ve nasıl tasarruf edeceğine dair planlarını sunması gerekiyor. Avrupalı liderler tarafından kabul edilebilir olan tekliflerin bir çoğu Syriza'nın Ocak'ta iktidara geldiğinden bu yana itiraz ettiği ve Yunan halkının Pazar günü reddettiği reformları içeriyor.
Yunanistan'ın sunduğu paket Pazar günü Euro Bölgesi ve Avrupa Birliği liderlerinin yapacağı zirvelerde son olarak değerlendirilecek.
JPMorgan ekonomisti Malcom Barr, “Bu seferki durum büyük. Yunanistan için 'iyi' haber tekliflerini somut bir şekle sokması ve bu tekliflerin bölgenin geri kalanı tarafından değerlendirilmesi için belirli bir zaman verilmiş olması” diyor.
Ancak zirvede Tsipras'a sempati duyan çok fazla yüz olmayacak. Almanya, Hollanda ve Finlandiya borç krizi 2010'da patladığından bu yana sıkı bütçe cephesini oluşturdu. Kendi yardım paketlerini tamamlamak için uygulanan katı şartları yakından gözlemleyen İrlanda ve Portekiz ise Yunanistan'ın bu durumdan kolayca kurtulduğunu görmek istemiyor.
Büyük AB ülkelerinden yalnızca Fransa Yunanistan konusunda daha yumuşak bir tavır sergiliyor. Yunanistan'ın kopmasının sonuçları konusunda sık sık uyarıda bulunan Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Yunan krizine yaklaşım mottosunun “sorumluluk, birlik, hız” olduğunu söylemişti.
