BUSİNESS İNSİDER
07 05 2015, 11:13 Güncelleme: 12:44
Türkiye yıllardır yastık altı altını sisteme dahil etmeye çalışıyor. Bu girişime örnek olacak bir adımı Hindistan atmaya hazırlanıyor.
Altın ithalatını azaltma planları gitgide daha da şekillenen Hindistan Hükümeti, yabancı külçe talebini engellemeye yönelik önemli bir proje açıklamaya hazırlanıyor.
Hindistan medyası, hükümetin 'altın parasallaşması' adlı altını gelir kaynağı haline getirmeye yönelik olan planı çok yakın bir sürede açıklayacağını bildirdi.
Bu yeni proje sayesinde maliye bakanlığı, vatandaşın evinde tuttuğu altın stoklarından bazılarına erişim sağlayacak ve faiz karşılığında bankada depolayacak.
Hedef, yastık altında altın takı, sikke ve külçe bulunduran insanların bu değerli metalleri bankalara getirerek sisteme dahil edilmesi. Sonrasından bu metaller eritilip, banka hesabı sahibine yatırılacak.
Hesap sahibi, altın yatırıldığı an faiz kazanacak, bu da yastık altında saklanılan altınların bir nevi merkezi hükümete 'kiralanmasını' teşvik edecek.
The Economic Times'a konuşan bazı hükümet kaynakları çok kısa bir süre içinde harekete geçeceklerini belirterek, "Projenin ana hatları hazır, bir hafta içinde kamuya açıklanacak" dedi.
Böylece hükümet yoğun bir ülke içi altın arzı elde edecek ve söylentilere göre sonrasında yerel talepten kaynaklanan altın ithalatına olan ihtiyacı azaltmak için altınları borç verecek.
Aslında bu proje, Hindistan'daki tapınaklarda bulunan yüksek miktarda altına erişim karşılığında faiz ödemeleri vaat eden ve daha önce açıklanan başka bir projenin uzantısı niteliğinde.
Hintli vatandaşların toplam olarak ne kadar altın bulundurduklarını gösteren kesin bir veri yok. Ama Hindistan'da mücevherlerin bankalar dışında varlığı muhafaza etmenin başka bir yöntemi olarak rağbet gördüğünü göz önünde bulundurursak, yastık altı tabir edildiği şekilde banka ve sistem dışında çok yüksek miktarlarda altın bulunduğu tahmin ediliyor.
Bu yüzden altının parasallaşması planı, Hindistan'ın altın ithalat talebini anlamlı bir şekilde azaltabilir, bu da aslında küresel külçe piyasası için kritik bir durum.
