04 05 2015, 10:21 Güncelleme: 11:16
Eski Merkez Bankası Başkanı ve MHP Milletvekili adayı Durmuş Yılmaz BloombergHT canlı yayınında Açıl Sezen'in sorularını yanıtladı.
ENFLASYON
Nisan enflasyon verilerinin açıklanması üzerine konuşan Yılmaz, “Zaman zaman büyümeyi öne alalım, enflasyon hedeflemesi biraz geri planda kalsın gibi görüşler çıkıyor ama. Büyüme için fiyat istikrarı lazım” diye konuştu.
Enflasyonun sebeplerine değinen Yılmaz, “Bir takım yapısal sorunlar var, bir de bu yapısal sorunlara ek olarak sepetin içinde bir bölüm faiz ve politika kararlarından etkileniyor. Bir de etkilenmeyen bölüm var ama bunların da ikincil etkileri faizden etkileniyor” dedi.
Yılmaz özellikle kur etkisinin öne çıktığını söyledi. “Gerekse gıda gerek diğer kalemlerde mevsimsel hareketler var, ancak kurdaki hareketler her iki tarafı da etkliyor gözüküyor. Bu sebepten kura sırtımızı dönemeyiz” dedi.
Yılmaz, bu yapısal nedenlerden dolayı, kurdaki yükselişle ihracatta sağlanan rekabet üstünlüğünün etkili olamadığını söyledi. Yılmaz “Enflasyon yükseldiğinde, risk primi artışı olduğunda ihracattan kazandığımız kamu ihalalerinde kaybediyoruz” dedi.
Yılmaz'a göre, kurdaki artışın hem iç hem de dış sebepleri var. İç dinamiklerin de bir ayağı özel sektör ve kamunun döviz borçları, ancak asıl etken “siyasi söylemlerin merkez bankasının yaptığı güzel işleri etkisizleştirmesi.”
Ayrıca Yılmaz, enflasyon düştüğü için faizin düştüğünü vurguladı.
MERKEZ BANKASI BAĞIMSIZLIĞI
“Merkez Bankası eleştirilebilir” diyen, Yılmaz, son zamandlardaki eleştirilerin Merkez Bankası politikalarından değil, siyasi söylemlerden kaynaklandığını belirtti.
Yılmaz, “Merkez Bankaları bağımsızlık hedeflemezler ve etmemelidirler. Ancak verilere ve bilgilere bakarak, hükümetin içinde kalarak hükümeti ikna etmelidir. Çünkü merkez bankasının danışmanlık görevi de vardır” dedi.
Yılmaz, Merkez Bankası'nın aldığı kararların siyasi baskıyla aldığını söyleyemeyeceğini ancak piyasada böyle bir algı oluştuğunu ve güvenin zedelendiğini belirtti.
Eski merkez bankası başkanı kendi döneminde siyasi eleştirlerin dozunun bu kadar yüksek olmadığını da sözlerine ekledi.
Yılmaz, pek çok yapısal sorunun hükümet reformlarıyla halledilmesi gerektiğini, ancak herkesin merkez bankasını suçlamayı tercih ettiğini söyledi.
Merkez Bankası'nın mevcut şartlarda faiz artırıp artırmaması gerektiğine ilişkin bir soruya Yılmaz, “Seçim öncesine faiz artırabilir mi sorusunun cevabı kolay değil ama aşağı giderken de yukarı giderken de tereddüt edilmemeli, Merkez Bankası faiz aracını kullanmalıdır” şeklinde yanıt verdi.
SİYASETE GİRME KARARI
Yılmaz, siyasete dair bir hırsı olmadığını söyledi ancak siyasette bulunma amacını, Türkiye'nin “popülist söylemler ve hesapsız kitapsız işlemler” yüzünden krizlere sürüklenecek olması halinde uyarılarda bulunmak olarak açıkladı.
Seçim beyannamesinde yer alan vaatlerin de populist politikalardan olup olmadığı sorusuna Yılmaz, tüm vaatlerin ekonomide karşılığı olduğunu, ancak vaatlerin şu anki haliyle avam projelere benzediğini, bu sebeple "bizim detaylarını vermemiz ve ihtiyaç sahiplerini bulup politikaları ona göre şekillendirmemiz" gerektiğini söyledi.
BÜYÜME
Yılmaz'a göre Türkiye'nin en önemli sorunu yavaş büyüme. Bunun da ana nedeni cari açık-büyüme ödünleşmesi, yani üretimde ara mallar için ithalata bağımlılık.
Ve bu sorun için Yılmaz'in önerdiği plan, Türkiye'nin çok ihtiyaç duyduğu ara malı ve ham maddeler için Merkez Bankası'nda bir iskonto penceresi açılması ve bu maddelerin üretilmesinin desteklenmesi.
Yılmaz, "Bunun çok riskli olduğunun farkındayım, ancak yapılamaz değil ve denemekte fayda var" diyor.
