BUSINESSHT
08 06 2018, 15:48 Güncelleme: 16:05
"İnternet içeriği" kavramını "Biz yazalım, insanlar okusun" algısının ötesine taşıyarak dijital tüketimimize, hangi La Casa De Papel karakteri olduğunu söyleyen testlerden, bir dakika süren yemek tarifi videolarına, ünlüleri köşeye sıkıştıran Twitter sorularından, "haftanın gıybetlerine" kadar birçok yenilik katan Onedio, sadece altı yıl gibi bir sürede geleneksel medyadan çok keskin çizgilerle ayrıldı.
Bloomberg HT canlı yayınına katılan Onedio kurucusu Kaan Kayabalı, her gün yaklaşık 5 milyon insana dokunan başarılarının sırrını beş başlıkta açıkladı.
1) "DİJİTALE DOĞAN BİR NESİL VAR"
" Onedio'ya kadar geleneksel medya şirketleri dijitali domine etmişti. Dijitalde doğup, dijitalde büyüyen, dijitalde yaşayan nesil için özel bir içerik üretimi yoktu. Gazeteye ne yapılıyorsa aynısı dijitale taşınıyordu. Ama dijitalin de kendine has dinamikleri, kendine has ünlüleri, kendine has bir dili var.
Bir haber metninin içerisinde emojiyi ilk biz kullandık. Ne kadar basit bir şey gibi gözüküyor ama gazeteler hâlâ kullanmıyor. İnsanlara "aynı ben" dedirten şeyler internette çok paylaşılıyor ve biz sadece insanları mutlu hissettirmek istiyoruz."
2)"ÖNEMLİ OLAN 'TIK' DEĞİL"
"Bir her gün 4,5- 5 milyon kişiye dokunuyoruz. Sadece Onedio.com üzerinden 2-2,5 milyon kişiye ulaşıyoruz.
Bizim bakış açımız "Onedio.com'a kaç kişi geldi? Kaç kişi içerik tüketiyor? Kaç tık alıyor?" değil. Biz yeni nesil bir medya şirketi olarak kullanıcıların içerik tükettiği her yerde olmalıyız. Instagram'da da Youtube'da da bir iletişimimiz olmalı.
17 yaş altı gençlerin birinci ekranı Youtube, artık televizyon izlemiyorlar. Ben, o kitleye ulaşmak için Youtube'dan, Twitch'ten ya da Snapchat'ten bir şeyler yapmak zorundayım. Ve her mecranın kendi diline göre konuşmalıyım. "
3) EN KALABALIK İÇERİK EKİBİ
"Yaklaşık 65 kişilik içerik üreten bir ekip var. Türkiye'de sadece dijitale entegre edilmiş en büyük içerik üreten ekip aslında.
Onedio'nun konsolide şekilde 17-18 milyon takipçisi var ve her gün 5 milyon farklı kişiye dokunuyor ki bu, muhtemelen Türkiye'de bir medya şirketinin bir günde dokunduğu en fazla kişi sayısı. "
4) TEKNOLOJİLERİNİ KENDİLERİ ÜRETİYOR
"Ankara ODTÜ Teknokent içerisinde çok kuvvetli bir teknik ekibimiz var. Kullandığımız bütün analitik datanın hepsini kendimiz üretiyoruz. Çok ciddi bir data yönetimi işimiz var. Ulaştığımız 5 milyon kişinin davranışlarını analiz ediyoruz. Analiz etmek zorundayız ki onlara doğru içeriği gösterelim.
Örneğin reklamdan herkes şikayet ediyor ama insanların ihtiyaçlarına göre reklamları, içerikle birleştirdiğiniz zaman hem marka açısından hem kullanıcı tecrübesi açısından iyi geri dönüşler aldık."
5) "PARA KAZANMA YÖNTEMİMİZ DE FARKLI"
"İnanılmaz bir içerik tüketim rekabetinde yaşıyoruz. Markalar da insanlara dokunmak için bu rekabetin içine girmesi lazım. Markaların yeterli etkileşimi alabilmesi ve istediği mesajı verebilmesi için bir fayda sağlaması lazım.
Markalara müşteriye ulaşmanın artık zorlaştığını, eskisi gibi üç dört televizyon kanalı ya da gazete olmadığını, tüketicinin hayatına müdahale edilmesi gerektiğini, bunun da ancak içerikle mümkün olabileceğini anlatıyoruz.
O nedenle markalarımız için bilgilendirici ve eğlendirici içerikler tasarlıyor, videolar çekiyor, projeler yapıyor, sonrasında bunu kaç kişiye ulaştırdığımıza göre bir fiyatlama metodu uyguluyoruz. Dijital ortamda çalıştığımız için de her şey çok ölçülebilir.
