Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Yemen, Katar ile diplomatik ilişkilerini kesti. Ülkenin para birimi diplomatik ilişkilerin kesilmesinin ardından sert geriledi. Katar Borsası da TSİ 09:30 itibariyle yüzde 5,5 düşüş kaydetti.
Gelişmelerin odağındaki ülke Katar'dan gelen açıklamada ise S. Arabistan, BAE ve Bahreyn'in kararından üzüntü duydukları belirtildi. Açıklamada, Körfez ülkelerinin hamlesinin haksız ve zeminsiz olduğu, diplomatik ilişkilerin kesilmesinin normal hayatı etkilemeyeceği vurgulandı. Aynı zamanda ekonomiyi olumsuz etkileyecek düzenlemelerin de engelleneceği ifade edildi.
Ülkeler, güvenlik nedeniyle bu kararı aldıklarını belirtirken, Katar'ın Yemen'de Husilere karşı oluşturulan Uluslararası Koalisyon'daki rolünün de sona erdiği bildirildi.
4 Arap ülkesi hava sahalarını Katar'a kapattı. Katarlı diplomatların 48 saat içinde ülkelerinden ayrılması gerektiği duyuruldu.
TÜRKİYE'DEN İLK KATAR YORUMU
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel ile görüşmesinin ardından basın toplantısında Katar'daki krize ilişkin konuşan Çavuşoğlu, diyalog çağrısında bulundu. Çavuşoğlu, "Hepimizi üzen bir gelişme oysa biz körfez bölgesini birliğini beraberliğini kendi birlik beraberliğimiz olarak görüyoruz ve buna katkı sağlıyoruz. Çok sayıda ortak çalışmamız var. Her bakımda bu dayanışma önemli elbette sorunlar yaşayabilir ülkeler ama her şartta diyalogun devam etmesi lazım ki var olan sorunlar barışçıl yoldan aşılsın. Biz var olan tablodan üzüntü duyduk. Aşılması için elimizden geleni yapmaya hazırız." yorumunda bulundu.
Sonrasında Dışişleri Bakanlığı, kriz ile ilgili yazılı bir açıklama yayınladı.
Dışişleri Bakanlığı Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Mısır'ın aralarında bulunduğu ülkelerin Katar ile diplomatik ilişkileri kesme ve bazı yaptırımlar uygulama kararına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır'ın Katar ile diplomatik ilişkilerini kesme kararından büyük üzüntü duyuyoruz. Türkiye'nin stratejik işbirliği içinde olduğu Körfez İşbirliği Konseyi üyelerinin aralarındaki görüş/yaklaşım farklılıklarını diyalog yoluyla çözmeleri en halisane temennimiz. Türkiye, bölgesinin sorumlu aktörü ve İİT'nin zirve dönem başkanı olarak bu anlaşmazlığa en kısa sürede çözüm bulunmasında üzerine düşeni yerine getirmeye hazır
EL-KAİDE VE IŞİD VURGUSU
Suudi Arabistan devlet haber ajansında resmi bir kaynağa dayandırılan haberde Suudi Arabistan'ın "Ulusal güvenliği terör ve aşırıcılıktan doğan tehlikelerden korumak için uluslararası hukuk ile garantiye alınan egemenlik hakkını" kullandığı ifade edildi.
Açıklamada, "Yemen’de meşruiyeti destekleme amacıyla kurulan Arap Koalisyonu Komutanlığı, koalisyonun terörle mücadelesi ilkesine aykırı olarak Katar’ın başta El Kaide ve DEAŞ olmak üzere Yemen’de terörizmi güçlendirmesi ve darbeci milislerle ilişkilerinden dolayı koalisyondan çıkarılmasına karar verdi." ifadeleri yer aldı.
SİBER SALDIRI KRİZİ
Katar Resmi Haber Ajansı (QNA), 23 Mayıs gecesi Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani'ye atfedilen "ABD'ye karşı ve İran'ı destekleyici" açıklamalar yayınlamıştı. Açıklamalar kısa süre içinde medyada geniş şekilde yer almıştı.
Bundan birkaç saat sonra aç ıklama yapan Katar hükümeti İletişim Dairesi Direktörü Şeyh Seyf bin Ahmed Al Sani, QNA sitesinin siber saldırıya uğradığını duyurmuştu. Katar Dışişleri Bakanlığının açıklamasında da QNA'nın siber saldırıya uğradığı ve yayınlanan haberlerin gerçeği yansıtmadığı, medya organlarından bu açıklamaları dikkate almalamaları talep edilmişti.
Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ise 25 Mayıs'ta düzenlediği basın toplantısında, medya üzerinden ülkesini hedef alan bir kampanya bulunduğunu belirterek, "Konuyla ilgili soruşturma devam ediyor ancak burada Katar'ı hedef alan bir kampanya olduğu açık ve biz de buna karşı koyacağız." demişti.
Bahreyn, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), 2014 yılında, Katar'ı iç işlerine karışmakla suçlamış ve diplomatik ilişkilerini kesmişti.