BUSINESSHT
07 09 2015, 17:24 Güncelleme: 19:57
Başbakan Ahmet Davutoğlu 16 askerin şehit olduğu, 6 askerin yaralandığı Dağlıca saldırısı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Açıklamalarının ardından Başbakan Davutoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Dağlıca gündemi ile biraraya geldi. Görüşme 45 dakika sürdü.
Görüşme öncesi yaptığı basın toplantısında Başbakan Davutoğlu şunları belirtti:
Bu terör saldırıları karşınızda ülkemizin birliği ve beraberliği konusunda tereddüt göstermedik. Bölücü terör örgütü çözüm sürecini sona erdirmeyi ilk sinyalleri vermişti. 24 Temmuz'dan bu yana terör örgütlerinin tümünün tasfiyesi için kuvvetli talimat verilmiştir. Aldığımız kararlarla birbiri ile tamamlayan adımlar atılmıştır. Kapsamlı bir operasyon yürütülmüştür.
Şehirlerimizde odaklanan unsurlara karşı da son dönemde de Cizre’de gördüğünüz gibi operasyonlara başlanmış. Şemdinli’de de başarılı operasyonlarla önemli kazanımlar elde edilmiştir.
Operasyonların hedefi açıktır, kamu düzenini sağlamak.
Dağlıca hattındaki karayolunda emniyeti teminat altına alıp, vatandaşlarımızın seyahat etmesini sağlamak.
Güvenlik birimlerimiz önce silahlı saldırıya arkasından mayınlı saldırılara muhatap olmuş anında cevaplar verilmiş dünden beri çatışmalar aralıksız devam ederek sürmüştür. Güvenlik birimlerimiz Derin Vadi de bulunan karayolunu kontrol altına almış dün akşamki çatışmalarda şehit düşen askerlerimize ulaşmış ve tahliye etmiştir.
Böyle dönemlerde teröre karşı birlik ve beraberlik en temel ilkelerden biridir.
Şuan da dahi verdiğimiz talimatlar çerçevesinde operasyon yürümektedir.
Güvelik güçlerimizin çatışmalar esnasında dua ile destek veren milletimize teşekkürü borç biliyorum. Milletimizin desteği olmasaydı etrafımızdaki ülkelerde olduğu gibi derin çatlaklar oluşurdu. Bu ülkenin çocukları ülkeyi sonuna kadar koruyacaktır.
Daha önceki kardeşlerimizin arkasından Kürtçe, Türkçe ağıtlar yakıldı ama hepsinin arkasında anne ve babalar ‘vatan sağolsun’ dediler. Bu ateş karşısında el ele omuz omuza vermezsek birbirimizle gereksiz tartışmaların içine girmek gibi küçük hesaplarda olursak milletimizin huzuruna çıkamayız.
Hepsinin ayrım gözetmeden emniyet görevlilerimizin gözlerinden öpüyorum. Onların fedakarlıklarını görmeyenleri lanetliyorum.
Bir tarafta bu fedakarlıkları yapan askerimiz varken maalesef dün akşamdan bu yana özellikle sosyal medya üzerinden bir kara propaganda yürütüldü ki milletimizin birliğini bozmak için.
Teröre karşı hep beraber mücadele ederken bu kara propagandaya karşı da omuz omuza vermek zorundayız. Nice sayılar üretildi sadece milletimizin moralini bozmak için3. mesajım terör mihraklarına ne yaparsanız yapın bizi geri döndüremiyeceksiniz.
O dağlar o teröristlerden ne olursa olsun temizlenecek. Hava harekatı dahil her türlü çaba gösterildi, dösterilmeye de devam edecek. Kimsenin tereddütü olmasın.
Şu anda Cizre sokaklarını barikat, mayınlarla tahrip edenlerekarşı da bir operasyon yürütülüyor. Tek tek bu mayınlar temizleniyor. Güvenlik güçlerimiz canlarını ortaya koyuyor. Birileri de buradan hareketle Emniyet birimlerimize dönük olarak bir itibarsızlaştırma çabası içindeler.
Birileri ateş çemberine Türkiye'yi itmek istiyorsa, bilsinler ki en büyük gücümüz emniyet birimlerimiz ve demokrasimizdir.
Buradan muhalefet partilerine de seslenmek istiyorum: Geliniz küçük siyasi hesapları bir kenara koyalım, Türkiye'nin milli birliğine, demokrasisine sahip çıkalım. Ortak idealler etrafında toplanalım. Ama dünden bu yana baktığımızda muhalefet partileri terör örgütünü eleştirmek yerine takındıkları tavır, hükümetimize ve AK Parti'ye dönük tavırlar ve hesaplar içerisine girmeleridir.
Birazdan sayın Kılıçdaroğlu ile talebi üzerine görüşeceğim. Ülkemizin huzuru ve birliği için bütün partileri aynı dili kullanmaya ve omuz omuza vermeye davet ediyorum. Terörle mücadeleyi bir seçim kampanyası haline dönüştürmek isteyenlere de diyorum ki açsınlar 7 Kasım'dan itibaren yapılan açıklamalara teker teker baksınlar.
7 Haziran'dan itibaren; terör örgütü çatışma ve ayaklanma çağrısında bulunmuştur. Onlar Türkiye bir zaafa düştü diye düşündüler. İstikrarlı bir iktidarın olmadığı bir Türkiye'de istediklerine başarabileceklerini düşündüler.
1 Kasım'da Türkiye'de modern bir ülkdede bir seçim nasıl oluyorsa o şartlarda bir seçim yapılması için her şeyi yapacağız. Aziz milletimize bir kez daha seslenmek istiyorum özellikle de şehit ailelerine; evlatlarını askere gönderen, Peygamber ocağına gönderen o ailelerin tutumu ortadayken Türkiye her şeyi başarır. Milletimiz, hükümetine, devletine güvenmelidir.
Dün şehit olan kardeşlerimiz mayınları sizin güvenle seyahat etmeniz için temizliyordu. 16 kardeşimiz toprağa düştü. Aziz şehitler o yolu emniyet altına alırken , Hakkarili, Dağlıcalı, Kamışlılı kardeşleri için şehit düştüler. Onları rahmetle anıyoruz.
Kardeş kavgası çıkarmak isteyenlere karşı da Türkiye'nin her kesimine seslenmek istiyorum, bu kavgayı çıkarmak isteyenlere karşı en büyük güvencemiz sizin koca yüreklerinizdir. Bütün bu mihraklara karşı kardeşliği pekiştirmek için omuz omuz vermeliyiz.
