BIST 100 9.711,58 % 0,69
USD/TRY 32,5217 % -0,10
EUR/TRY 34,7925 % -0,20
Piyasalar
9.707,54
% 0,65
32,5218
% -0,10
34,7833
% -0,23
1,0685
% -0,16
45,35
0,00
2.315,82
% -0,27
87,89
% -0,62
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Asya krizinden neler öğrenebilir?

1997 Güney Kore krizi, Japonya ve Malezya'da yaşananlar Avrupa'nın Yunanistan krizini çözmesinde yol gösterici olabilir

Avrupa'nın Asya krizinden çıkarması gereken 3 ders
WİLLİAM PESEK - BLOOMBERG VİEW 21 07 2015, 18:05

Asyalı liderlerin Yunanistan'da devam eden karışıklıktan bir nevi bıkması anlaşılabilir bir durum. Çin'deki yavaşlama ve hisse senedi piyasasındaki kaos yeterince endişe verici. Bu yüzden ithalata bağlı büyüme gösteren bölge ekonomisinin ihtiyacı olan son şey Avrupa'daki kaos. 

Tabi ki, 1997'de durum farklıydi. Yunanistan daha iflas etmemişken, Asya likit sıkıntısı çekiyordu. Sermaye azaldıkça, Tayland, Endonezya ve Güney Kore bir anda döviz borçlarını kısa dönemde ödeyemez hale geldiler. Asya'nin kriz sonrası nasıl toparlanmasından Atina ve Brüksel'deki yetkililerin alacağı en az 3 ders var. 

Bir: Kemer sıkma politikaları üzerine tartışmalar oyalama aracı. Yunanistan Başbakanı Alexis Tsipras'ın motivasyonları ya da Alman Şansölyesi Angela Merkel'in kalbi olup olmadığı üzerine tartışan uzmanlar gerçek meseleyi kaçırıyorlar: yapısal reformlar.

Kore Universitesi'nde ekonomist Lee Jong-Wha yeni yazısında Asya ülkelerinin "Yunan krizini kıskançlık ve Yunanlıların başına gelen bu kötü olayı büyük bir haz ile izlediğini" söylüyor. "Kendi finansal krizlerini deneyimlediklerinde, [Asya ülkeler] daha sert koşullarda daha az yardım almışlardı. Fakat, daha güçlü toparlandılar."

Uluslararası Para Fonu'nun uyguladığı sert koşulların vatandaşlarda büyük acılara neden olmasına rağmen bu şekilde davrandılar. Ekonomilerindeki farklılıklara rağmen, Yunanistan'ın 1997'deki Kore ile birçok benzerlikleri var; endemik yolsuzluk, geniş çapta vergiden kaçınma, katı işçi hareketleri, büyük yeraltı ekonomileri ve ulusal sermayeden çıkar elde eden oligarklar. Kore, özel ve devlet borçlarının büyüklüğünü ve hükümetin kasasındaki mevcut nakit miktarını açıkça söyleyerek toparlandı. Güçsüz kurumsal bağlantıların ve bankalar arasındaki politik bağların başarısız olmasına izin verildi. Chaebol gibi aile şirketi olarak kurulmuş firmaların ülke ekonomisine zarar veren savurgan tutumlarına şeffalık getirildi. Vergi tahsili ulusal bir obsesyon haline geldi. Milyonlarca Koreli ailelerinden kalma eşyaları, evlilik yüzüklerini, altınları ve sanat eserlerini hazineye bağışladılar. Nisan'da, Alman medya kuruluşu Deutsche Welle "Korelilerin altın bağışları - Yunanlılar için bir Model" başlıklı yazı yayınladı.

İki: Küçük ekonomiler istenmeyen hasar veriyor. 2012'de Ian Bremmer'in önceden doğru öngördüğü gibi, büyük oyuncular çoktan yol aldılar. ABD harcıyor, ödünç alıyor ve tüm dünyaya abartısını ihraç ediyor. Tokyo'daki yüzde 35'lik devalüasyon Japon yenini peso'ya bir cevap olarak çevirdi, komşularıysa lanetlenmişti. Yağmacı ticaret işlemleri Çin'e ithal ettiğinden daha fazla ve sonsuza dek ithal edeceği anlamına geliyordu. Bu nedenle tıpkı Tayland, Endonezya, Kore gibi Yunanistan'ın tek seçeneği ekonomisini modernize etmesiydi.

Malezya'da yaşananlar uyarı niteliği taşıyor. Yunanistan gibi sermaye kontrolleri uygulayan Malezya IMF'nin kurtarma paketlerinden kurtulmayı başardı. Fakat 18 yıl sonra, sermayenin çıkışına neden olan yandaşçılık ve fonksiyonsuzluk ve donukluk algısı çoğu çeyrekte görüldü. Devlet destekli yatırım şirketi 1Malaysia Development çevresinde çoğalan skandal diğer Asya ülkeleri gibi kaynak bakımından zengin olan bu ülkedeki reform eksikliğinin önemini vurguluyor.

Başbakan Najib Nazak yaklaşık 1MDB fonlarından 700 milyon doları kendi hesabına geçirdiğine dair  ısrar ettiği gibi- suçsuz olsa bile, hükümetin krizi yönetme şekli Malezya'nın 1990'larda çıkmazda olduğunun gösteriyor. Yunanistan euro'yu terk edebilir ya da devem edebilir. Yapamadığı ise; statüko'yu savunması ve rekabetçi kalmayı umut etmesi.

Üç: Şimdi kararınızı alın. 1998'de, Kore'nin gerçek gayri safi yurt içi hasılası (GSYH) yüzde 6.7 düştü. 1999'da yüzde 9.5 yükseldi. Paranın geri dönmesindeki en büyük neden yatırımcıların Seul'ün daha açık ve sürdürebilir ekonomi inşa edebilmek için cesur atılımlarda bulunduğunu görmesiydi. Reformlar yeterince ileri gitmedi; chaebol yani büyük aile şirketleri hala çok dominant ve innovasyonu engelliyordu. 2003'e kadar hükümet 776 finansal kurumun kepengini kapattı. Krizle geçen 5 yılın ardından Atina fazlalıklarını temize çıkarmak için ne yaptı?

Avrupa, Yunanistan'a daha fazla çek yazabilir ve Atina'ya ne yapması gerektiği konusunda azarlayabilir.Fakat, Yunanistan altta yatan problemlerine odaklanmazsa, Eurozone için sonuç kötü olabilir. Asya'da olanlar, inkar etmenin ve zamansız kemer sıkma politikalarının hiçbir şeyi değiştirmediğini gösteriyor. 

Yukarı

Business HT×