GÜNCEL

Merkez Bankası'na Hazine'den isim

Hazine Müsteşarı Çelik’e Merkez Bankası’nda görev

Bu hafta bir banka meclis üyesinin ayrıldığı Merkez Bankası cephesinden yeni bir haber daha geldi.

Hürriyet Gazetesi yazası Uğur Gürses'in haftasonu yayınlanan yazısına göre Merkez Bankası’nın Denetleme Kurulu’na Hazine Müsteşarı Osman Çelik'in atandı.

İşte Gürses'in yazısı:

Önceki gün kaynaklarımdan duyduğum haber şuydu; Merkez Bankası’nın Denetleme Kurulu’na Hazine Müsteşarı Osman Çelik atanmıştı. Durumu sorduğumda, Merkez Bankası Sözcüsü Yücel Yazar da teyit etti. Hem atamanın yanlışlığı, hem de kamuoyuna açıklanmaması şaşırtıcı.

Malum Merkez Bankası’nın genel kurulunun 24 Nisan’da yapılacağı biliniyor.

Merkez Bankası’nın web sitesine girenler görecekler; sadece 3 Denetleme Kurulu üyesinin adları ve fotoğrafları yer alıyor. Oysa bu kurul 4 kişiden oluşuyor. Bir üye eksik.

Peki ne oldu? Banka Meclisi üyesinin ayrılışı duyurulurken, Denetleme Kurulu üyesinin ayrılışı ve yerine Hazine Müsteşarı’nın Merkez Bankası’nın Denetleme Kurulu’na atanması neden duyurulmadı? 

MERKEZ BANKASI'NDA SÜRPRİZ İSTİFA

Merkez Bankası’nın işleyişleri yasasına göre yapılır. Ancak Merkez Bankası özel hukuk tüzel kişiliğine sahip bir kurum; yani bildiğimiz anonim şirket. Yasa ile kurulmuş ama hisselerinin çoğunluğuna Hazine’nin sahip olduğu özel bir şirket. Bankanın yasası ve esas mukavelesine göre, eğer Denetleme kurulu üyesi eksilirse yerine atama şöyle oluyor; Denetleme Kurulu’nun diğer üyeleri, Genel Kurulun ilk toplantısına kadar görev yapmak üzere yerine seçilme şartlarını taşıyan birisini seçiyor.

Anlaşılan Merkez Bankası’nda da öyle yapılmış. Müsteşar Çelik, genel kurul toplantısına kadar seçilmiş ve bu kamuoyuna duyurulmamış.

Peki ne olmuş? Tarih sırasıyla anlatalım; görev süresi 1 Mayıs 2015’te iki yıl için yenilenen Merkez Bankası Denetleme Kurulu’nda Hazine’yi temsil eden üye Ahmet Fethi Toptaş’ın görevine son verilmiş. Geriye gidersek, Hazine’de aynı zamanda Birinci Hukuk Müşaviri olan Ahmet Fethi Toptaş 21 Nisan 2016’da bu görevinden alınıyor. 29 Ekim 2016 tarihinde bu defa 675 sayılı KHK ile Hazine’de ‘hazine uzmanı’ olarak devam ettiği memuriyetten de uzaklaştırılıyor. KHK’nın Bakanlar Kurulu’nda kararlaştırılması 15 Ekim 2016’da.

Merkez Bankası’nın web sitesi için yapılan arşiv arama kayıtlarına göre, 5 Ekim’e kadar Denetleme Kurulu üyeleri arasında gösterildiği sayfa duruyor. Sonrasında web sitesinden Toptaş’a ait üye tanıtım sayfası kaldırılmış. (Web arşiv araştırmasında yardımı için Efe Kerem Sözeri’ye teşekkür ederim)

Belli ki KHK ile görevden alınınca Merkez Bankası’ndaki görevi de düşmüş.

Konumuz Toptaşdeğil; bankanın kurulundaki ayrılma ve atamanın zamanlamasının epey eski olması, kamuoyu ile paylaşılmamış olması, atanan yeni üyenin de bu göreve atanacak son kişi olması.

Bir anonim şirketin çoğunluk hissedarının, şirketin Denetleme Kurulu üyesi olması normal midir? Hele ki yönetim kurulu toplantısına da giriyorsa hele ki Genel Kurul’da başka koltuğa geçip ‘hissedar elbisesi’ ile ibra oyu kullanıyorsa?


Merkez Bankası’nın para politikası kararlarının alındığı Para Politikası Kurulu 7 üyeden oluşur; Başkan ve yardımcıları ile bir Banka Meclisi üyesi, bir bağımsız üyeden. Bir de Hazine Müsteşarı katılır. Ancak alınacak kararlarda oy hakkı yoktur.

Şimdi Hazine Müsteşarını bankanın aynı zamanda Denetleme Kurulu’na üye yaparsanız ve daha fazlası bunu da kamuoyundan saklarsanız bağımsızlığı da, şeffaflığı da zedelersiniz. Hazine Müsteşarı zaten Genel Kurul’da hissedar sıfatı ile banka yönetimini ve Denetleme Kurulu’nu ibra için oy kullanacaktı. Anlaşılıyor ki; çoğunluk hissedarı olarak hem oy hakkı olmasa da yönetimin toplantılarına katılıyor, hem bu yönetimin icraatlarını denetleyip uygunluk raporu yazıyor, sonra da Genel Kurul’da ibra ediyor olacak. Banka yönetimi de bunu kamuoyundan saklayacak.

Bırakın ‘kamu şapkasını’, özel kesimde örneğin halka açık bir şirkette böyle bir durum olsa bile tuhaf. Bu tuhaflığı yaratmak yerine atama için Ankara’da Hazine’yi temsil edecek başka bir uzman mı bulunamadı?